Çiçeğe duran nar gibiyim
Hangi yanımı yaslasam aşka
Deli bir tay gibi kanayarak
Gönlüme bir keder çöker simsiyah
Küflenmiş incir çekirdeği gibi
Damar damar tomurcuklanan
Vuslata uzanıyorum
Ben sana gitmekten geliyorum
Ağzımı dayadım içindeki şelaleye
Yasak olanı değil
İkimizin olan bir aşkı
En âşık meyvesinden öptüm
Ayinleri ve yortuları terk ederek
İçime kök salan tûbânın dallarına yuvalandı kuşlar
Cennet gözlerinden sürgün etme beni
Gözlerinde
Denizin koynunda uyanan bir gülü gördüm
Sevgi turnaları seviler muştuluyordu
Buluyordu Mecnun Leyla’yı buluyordu
Bir mütebessim Yusuf Züleyha’yı karşılıyordu
Gönlümde yaprak yaprak kardelenler açıyordu
Bayram arefesi telaşıyla
Düğüne hazırlık yapıyordu bülbül i şeydalar
Bakınca cennet gözlerine
Yıldızların içinde en yıldız
Yeşilin içinde en yeşil
Gülüş gülüş güzelleşen…
Nehirlerin içinde en nehir
Aşkların içinde en aşk
Hasret hasret kabaran!
Bir kuş ki kanat kanat…
Bir çocuk doğuracak gibi oluyorum
Bakınca gözlerine Allah’a yaklaşıyorum
Yoksulluk azalıyor yeryüzünde yüzünün
Bulutlar dağılıyor gülümsemene bak
Cennet gözlerinden sürgün etme beni
Bütün duvarlarını yıkarak tabuların
Ölçüsüz bir sevgiyle sana geldim
Dudaklarından denizi içmek için
Sen dikenler serptin sana gelen yollarıma
Yasını tutamam şimdi
Nakış nakış umutlar ektim gönül tuvaline
Yırttın
Sevinç köprüleri kurdum gözlerine
Yıktın
Daha söyletme beni
Kırıldım
Ey gönlümü (ç) alan yar
İstemem artık gelme
Yandım ateşine
Kül olsam içmem elinden su
Erik ağaçları gibi sevmeler hep taşlanırmış meğer
Öğrendim
Güzelliğinin çeşmesinden su içmek hardır
Aşk düşük yaptı
Bir ürperti çöktü dünyama
Bir gassal kefenleyip tabuta kapattı umutlarımı
İçimde salkım salkım bir (g) öç bulutlanıyor artık
Anladım gözlerin değildi cennet olan
Bakışlarımdaki güzellikti gözlerinde lâhutileşen
Git
Bakma bana öyle cennet gözlerinle
Bir cehennem tutuşuyor kalbinde
Dilinde gayya kuyusuna dönüşüyor sözcükler
Başkasının süngü izlerini taşıyan
Bir zafer büyüyor sözlerinde
Durma
Başkasının eliyle vur kırbacı
Taşla beni
Yusuf bir daha düşsün kuyuya
Gönlü zindan olsun Yusuf’un
Ağlasın Yakup üşüsün Züleyha
Ey gözlerine bakınca cenneti gördüğüm
Kaç rahibe büyüttün göğsünde
Rahibelik yakıştı mı gözlerine
Ne alkış tut ne de ağıt yak, tufandır
Kışın ortasına bahar düştü
Bahara kan düştü, hicrandır
Ağlıyor kırlangıçlar dallarında tûbânın
Meryem gibi gönül ırmağında yıkanmadın
Aşk düşük yaptı
“Yara bendim, can benimdi, güzel acımı sevdim”
Eksilirsem cennet gözlerinden çöl kalırsın
Çölünde yana yana
Ben sevince
Aşk rengine giriyor gökyüzü
Gel tut elimden gülü tutmuş gibi
Bir daha
Bir daha al kalbimi doğum odasına
Nadasa bırakılmış toprak gibi bereketlenip
Çoğala çoğala
Aşk denilen çocuğu doğuracağım
_______________________________
e-posta: behcetyanimynet.com
Kayıt Tarihi : 27.6.2005 15:34:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Behçet Gülenay](https://www.antoloji.com/i/siir/2005/06/27/ask-dusuk-yapti.jpg)
Selam ve Kalbi Dua ile..
İlk dizesinden son dizesine kadar insanı sürükleyen akıcı ve her dizesi dolu dolu bir şiir...
Harika bir çalışma...
Gönülden kutlarım...
Kaleminize, gönlünüze sağlık!
Selam ve sevgilerimle...
Mehmet KIYAK
TÜM YORUMLAR (21)