Ne ezgi ne şiir ne bir masaldır
Ne de mutluluktur aşk dediğin şey
O benim benimle olan kavgamdır
Bir levh-i kelamdır aşk dediğin şey
Papatya yaprağı dursun dalında
Ne fincanın içi ne de falında
Burgaçlı rüzgârın sol kanadında
Sarı bir türküdür aşk dediğin şey
Her aşkın burcunda bir şiir tüter
Duman tutar beni sözlerim biter
Kerem kül olsa da aslına döner
Bir anka kuşudur aşk dediğin şey
Venüsün rengine benzer birazcık
Deniz mizacından almış azıcık
İkindi yağmuru gibi sıcacık
Gözde bir damladır aşk dediğin şey
Ne diner ne biter vuslat özlemi
Kalemle mi yazsam yoksa sözle mi!
Hummalı bir ateş her aşk böyle mi!
Düşen yeri yakar aşk dediğin şey
Mor sisli bir efkar iner şakağa
Dürer bir geceyi sarar şafağa
Hiç duydun mu bir aşk girmiş duvağa
Velhasıl hasrettir aşk dediğin şey
İkimizin adı aşk dediğin şey
Yüreğin inadı aşk dediğin şey
Arkadan sürgülü mahşer kapısı
Cennet adresidir. AŞK DEDİĞİN ŞEY…
Kayıt Tarihi : 27.2.2015 10:30:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Kalemle de yazılsa sözle de ifade edilse çoğu kez ulaşılması zor,imkansız duygulardır. Ulaşılırsa da dünyada cenneti yaşatır. Nerede görülmüştür dünyanın cennet olduğu
Onun içinde duvağa girmeyen duygulardır aşk dediğin şey.
Hayal ile hakikat arasında
ezilen duygulardan mürekkeptir aşk dediğin şey.
Aşkın çeşitli şekillerde sanatkârâne irdelenmesini ifade eden harika bir eser.
Kalem ve yürek birlikteliğimiz harika , daim olması da dileğimdir
Saygılar sunarım..TÜLAY YILDIRIM...
Aşk dediğin şey
Muhteşem bir başlık
Yazılsa sahifelere sığmayacak sonsuza kadar ağıtlar yakılan türküleri söylenen kaderlerine hepimizin ağladığı Leyla ve Mecnundur aşk dediğin şey
Dünyanın vampir keşişi yahudinin masum kızı
Aslının babasından korkan dili lal duyguları
Umman olan Aslının adıdır Aşk dediğin şey
Ateş Kerem tutuş Kerem yan Kerem
Aslı handa sana can kurban Kerem diya ağıt yakan Aslının Kereme yolladığı keremin bütün dişleri çekilirken dizlerine
Dökülen kanları sildiği
Mendildir Aşk dediğin şey
Ve
Ezelden ebede kadar sonsuzluğa açılan kapılardan adına her ne kadar Aşk denilsede henüz adı konulamayan dünyanın bütün yanardağlarının evrene püskürttüğü ateşden yıldızların adıdır aşk dediğin şey
Aynı kapılardan girip çıkarak gönül çarşılarında dolaşan ne aradıklarını bilmeden tanışmadıkları halde biribirlerine tebessümleriyle dokunan
Eylülde nazarlarına hüzün çöken karasevdalara gebe kalp
Çarpıntılarının adıdır aşk
Dediğin şey
Ve
Herkesin nasibi kadarını alabildiği gökkuşaklarınının altından geçmeyi hayal edecek kadar gözlerini karartarak sonsuzluğa
Bilinmeyene meşhullere
Dikenli çamur deryası toz toprak kış boran tehlike
Mayın tarlası ölüm korkusu gecenin karanlığı gündüzün terli nemli dayanılmaz harareti vs demeden yalın ayak baş kabak uğruna can koyduğu sevgiliyi bulma telaşında
Koşan koşan koşan
Birazda akılları havalarda
Dolaşan karsevdalıların
Adıdır AŞK DEDİĞİN ŞEY
Vesselam
Harikasınız saygılar ve şiirler ve ve şiir ötesi
Ütopya yolculuklarına
Bazı yolculuklar çok zordur gerçeği bulmak
İçin ömür biter farkında
Olmayız
Ne zararı zarar, ne de kârı kar
Kum gibi Leyla'nın elinden akar
Ateşten gömlektir aşk dediğin şey...Gönül Aksoy ALTUN
*
Yüreğe inince ince bir sızı
Sanki bulutlanmış güneşin yüzü
Bazı çoşar seldir, durulur bazı
Süpürür ne varsa aşk dediğin şey
Siyahı ak eder ruhun ziyası
Dünyada bir şeyle olmaz kıyası
Ferhat dağı deler Şirin kanası
Köpürür deryaysa aşk dediğin şey
İçine gömülü mabet gibidir
Kuru çöle düşen rahmet gibidir
Cüda bir nefesi zahmet gibidir
Bitirir vedaysa aşk dediğin şey
Sevgidir ruhuna takdıran kanat
Aşksız yürekleri bir kenara at
Nefessiz olur mu yaşanan hayat
Öldürür hevaysa aşk dediğin şey.
Bazen bir papatya falında umut
Bazen gül hârında alıyor komut
Gayrısın ne varsa hepsini unut
Güldürür nevaysa aşk dediğin şey
Belki bir umuttur, belki heyecan
Ruhunu yükseltir, semadadır can
Yerini alamaz ne şah ne sultan
Erdirir revaysa aşk dediğin şey.....MEDİHA BİYİK
*
Güzellikler aşkla girer gönüle
Gönül coşar, aşklar; dökülür dile
Bülbüller vermiştir nişanı güle
Dostlara selâmdır aşk dediğin şey...Dost Meryem ÖZDEMİR
Ne zararı zarar, ne de kârı kar
Kum gibi Leyla'nın elinden akar
Ateşten gömlektir aşk dediğin şey...Gönül Aksoy ALTUN
*
Yüreğe inince ince bir sızı
Sanki bulutlanmış güneşin yüzü
Bazı çoşar seldir, durulur bazı
Süpürür ne varsa aşk dediğin şey
Siyahı ak eder ruhun ziyası
Dünyada bir şeyle olmaz kıyası
Ferhat dağı deler Şirin kanası
Köpürür deryaysa aşk dediğin şey
İçine gömülü mabet gibidir
Kuru çöle düşen rahmet gibidir
Cüda bir nefesi zahmet gibidir
Bitirir vedaysa aşk dediğin şey
Sevgidir ruhuna takdıran kanat
Aşksız yürekleri bir kenara at
Nefessiz olur mu yaşanan hayat
Öldürür hevaysa aşk dediğin şey.
Bazen bir papatya falında umut
Bazen gül hârında alıyor komut
Gayrısın ne varsa hepsini unut
Güldürür nevaysa aşk dediğin şey
Belki bir umuttur, belki heyecan
Ruhunu yükseltir, semadadır can
Yerini alamaz ne şah ne sultan
Erdirir revaysa aşk dediğin şey.....MEDİHA BİYİK
*
Güzellikler aşkla girer gönüle
Gönül coşar, aşklar; dökülür dile
Bülbüller vermiştir nişanı güle
Dostlara selâmdır aşk dediğin şey...Dost Meryem ÖZDEMİR
TÜM YORUMLAR (6)