Nisan yangınlarına hasret yüreğin;
Bir gurbet kışına sürgün edilmiş.
Üşüyen ten değil,
Buz saçaklarının hançer gibi saplandığı,
Karakış tutsağı gönlün,
Sis çökecek dağları gözler,
Baharı beklerken.
Sabret;
Kar, boran biter.
Cemre düşer, gün döner,
Elbet Nisan yağmurları iner.
Bir güzelim ikindide,
Yanı başındaki derenin incecikten çağlamasını duyarsın
Baharı beklerken.
Bir seher,
Parmak uçları ile
Suların dibinde inci taneleri arayan,
İlk yapraklarını açmış söğüde konan
Bir bülbül uyandırır seni,
Baharı beklerken.
Donmuş bir gecenin sabahında,
Dışından buğulu camın,
Aç kuşlar gibi camı tıklatan ince parmakları
Ve soğuk rüzgârla savrulan
Bir demet sarı saçı görürsün uykusuz gözlerle,
Baharı beklerken.
Yalazıyla aydınlık hayaller kurduğum,
Gaz lambasının isine,
Karışır çayının kokusu.
İzmarit acısı terk ederken,
Kayıt Tarihi : 20.10.2011 15:24:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

TÜM YORUMLAR (1)