Aşk Ararım Aşk Sararım Şiiri - Yorumlar

Osman Akçay
680

ŞİİR


384

TAKİPÇİ

Âşık olmak hediyedir
Aşk ararım aşk sararım
Gönül aşka ardiyedir
Aşk ararım aşk sararım

Daim aşktan bahsederek
Kör nefsimi hapsederek

Tamamını Oku
  • Osman Akçay
    Osman Akçay 09.06.2023 - 23:59

    Yasemin Hanım;

    Yürekten âmin diyorum bu duanıza.

    Cevap Yaz
  • Yasemin Elbek
    Yasemin Elbek 09.06.2023 - 23:30

    Hem beşeri hem de ilahi aşka sahip olmayı nasip etsin Yaradan

    Kutlarım Osman bey

    Cevap Yaz
    Osman Akçay

    Yasemin Hanım;

    Yürekten âmin diyorum bu duanıza.

  • Osman Akçay
    Osman Akçay 09.06.2023 - 23:01

    Seyfettin Bey;

    Aşk yolunda umut hep devam etsin derin.

    Var olun üstadım.

    Cevap Yaz
  • Hikmet Çiftçi
    Hikmet Çiftçi 09.06.2023 - 19:01

    Değerli Osman Bey,
    Gerçekten bir kez daha gördüm ki, öğrenmenin yaşı yokmuş. Sınırı da yok aslında.
    Her şeyi bilmek zaten mümkün değil. Hiç kimse kendini o safhada, haşa Allah katında görme gafletinde olamaz. Her şeyi bilen ve gören O'dur.
    Gelelim "rüyet" meselesine.
    O kadar tahsil ettik, İkbal'e kadar tasavvuf edebiyatı okuduk. Şathiyeler (şathiyat-ı sufiyane) okuyup anlamaya çalıştık... Ve lakin dediğiniz gibi 'Cennet'te Allah'ı görme arzusu veya görebilme anlayışı olduğunu duymadık, okumadık, anlatılmadı. Okuduğum tasavvufi eserlerde de rastlamadım.
    Sayenizde, tartışmalı da olsa bir hususu duymuş, öğrenmiş oldum. Bildiğimiz diğer Arapça ve Farsça "görme, bakma" anlamındaki pekçok kelime için de geçerliymiş, Allah'ı görme, şekli mi, arzusu mu, varsayımı mı, ihtimali mi... ne diyeyim...
    Olsun.
    Öğrenmiş oldum sayenizde.
    Harf misali...
    Sağ olun, var olun.
    Saygıyla...

    Cevap Yaz
  • Osman Akçay
    Osman Akçay 09.06.2023 - 18:14

    İbrahim Bey üstadım;

    Değerli yorumunuz için teşekkür ederim.

    Sağ olun, var olun.

    Cevap Yaz
  • Osman Akçay
    Osman Akçay 09.06.2023 - 18:13

    Engin Bey Üstadım;

    Kıymetli yorumunuz için teşekkür ederim.

    Allah'a emanet olun.

    Cevap Yaz
  • İbrahim Kavas
    İbrahim Kavas 09.06.2023 - 16:21

    Mutlu olmak için aranan, yollara düşülen duygudur, aşk. Bulamayan daha kötü durumlarda yanar elbet, bulana mutluluk yolları. herkesin aradığı aşkını bulması dileğimle. Kutlarım.

    Cevap Yaz
    Osman Akçay

    İbrahim Bey üstadım;

    Değerli yorumunuz için teşekkür ederim.

    Sağ olun, var olun.

  • Engin Demirci
    Engin Demirci 09.06.2023 - 16:20

    Mesele aşk olunca gönül sağanak sağanak yağar.
    Her damlası ateşin birbiriyle hem hal olup taşmasıda aşktandır.
    Ne güzel bir yarıştır aşk
    İnsanın s/özüyle yarışında
    Hasretin hangi yakasında bekler aşk

    Sevgili Akçay
    Yüreğinizi saygıyla selamlar başarılarınızın devamını dilerim

    Cevap Yaz
    Osman Akçay

    Engin Bey Üstadım;

    Kıymetli yorumunuz için teşekkür ederim.

    Allah'a emanet olun.

  • Osman Akçay
    Osman Akçay 09.06.2023 - 15:16

    Nilüfer Hanım;

    Çok doğru bir tespitte bulunmuşsunuz.

    Yorumunuz için çok teşekkür ederim.

    Saygılarımı sunarım.

    Cevap Yaz
  • Osman Akçay
    Osman Akçay 09.06.2023 - 15:15

    Hikmet Bey üstadım;
    Sayfama uğrayıp emek vererek yaptığınız kıymetli yorumunuz için özellikle çok teşekkür ederim.
    Şiirde ‘rüyet’ sözcüğünü, Cennette müminlerin Cenâbı Hakk’ın cemâlini seyretme lütfuna ermeleri anlamında kullandım. Bu nedenle bir nevi terim anlam özelliği taşıdığı için yerine Türkçe bir sözcük kullanmamıştım.
    Arş, Yüce Kitabımızda geçen bir sözcüktür. Arşın doğrudan veya dolaylı olarak Allah’a nispet edildiği on sekiz âdetin bir kısmında rabbü’l-arş (et-Tevbe 9/129; ez-Zuhruf 43/82), bir kısmında da zü’l-arş (el-İsrâ 17/42; el-Mü’min 40/15) tabirleri kullanılmıştır ki her ikisini de “arş sahibi” manasında anlamak mümkündür. Göklerin ve yerin yaratılmasından bahseden bir ayette O’nun arşının su üzerinde bulunduğu belirtilir (Hûd 11/7). Bazı ayetlerde de arşın büyük, değerli ve şerefli (azîm, kerim) oluşundan söz edilir (et-Tevbe 9/129; el-Mü’minûn 23/116). Arş melekler tarafından taşınmaktadır ve bu taşıyıcıların kıyamet günündeki sayısı sekizdir. Yine melekler arşın çevresini sarmış olup yüce Allah’ı övgü ve tesbih ile anarlar (ez-Zümer 39/75; el-Mü’min 40/7; el-Hâkka 69/17). Kâinatı yaratan ve idare eden Allah arşa istiva etmiştir (Yûnus 10/3; er-Ra‘d 13/2). Bazı müfessirler Kur’an’da yer alan “yükseltilmiş tavan” (“es-sakfü’l-merfû‘”, et-Tûr 52/5) tabiriyle arşın kastedildiğini belirtirler (Süyûtî, ed-Dürrü’l-mens_ûr, VI, 118). Arş, bu itibarla en bahtı güzel olan şerefli bir unsurdur. Dize de benim öyle bir bahtımın olmadığını belirtmekteyim.
    Bu vesile ile saygı ve selamlarımı iletiyorum.

    Cevap Yaz
    Hikmet Çiftçi

    Değerli Osman Bey,
    Gerçekten bir kez daha gördüm ki, öğrenmenin yaşı yokmuş. Sınırı da yok aslında.
    Her şeyi bilmek zaten mümkün değil. Hiç kimse kendini o safhada, haşa Allah katında görme gafletinde olamaz. Her şeyi bilen ve gören O'dur.
    Gelelim "rüyet" meselesine.
    O kadar tahsil ettik, İkbal'e kadar tasavvuf edebiyatı okuduk. Şathiyeler (şathiyat-ı sufiyane) okuyup anlamaya çalıştık... Ve lakin dediğiniz gibi 'Cennet'te Allah'ı görme arzusu veya görebilme anlayışı olduğunu duymadık, okumadık, anlatılmadı. Okuduğum tasavvufi eserlerde de rastlamadım.
    Sayenizde, tartışmalı da olsa bir hususu duymuş, öğrenmiş oldum. Bildiğimiz diğer Arapça ve Farsça "görme, bakma" anlamındaki pekçok kelime için de geçerliymiş, Allah'ı görme, şekli mi, arzusu mu, varsayımı mı, ihtimali mi... ne diyeyim...
    Olsun.
    Öğrenmiş oldum sayenizde.
    Harf misali...
    Sağ olun, var olun.
    Saygıyla...

Bu şiir ile ilgili 74 tane yorum bulunmakta