Eskilerden yer sofrası kıvamında
Dertleşir, toprak çanak tahta kaşıkla
Körlerin gecesi, gök kuşağı bağlı gözlerime
Huzursuzum
İlla gelsen kıyısına tenimin
Aşk ağzının karasındayken gecenin.
Hangi bahçe ister şer çiçeklerini
Mermer yüzlü vazodan başka
Pencerenin dış mandalında bahar
Kuru dalını terk eden yaprak kadar.
Saatimin kumları çoğaltıyor eskiyi
Dökülürken hüzün gamzeleri avuçlarıma
Klâsik müzik dinler sağır ikizim
Çağırırım
Aşk ağzının karasındayken gecenin
Gece bulutlu, açma perdesini gözlerinin
Yer sofrasında dertleşir toprak çanak tahta kaşıkla
Şer çiçekleri açar yer sofrasında
Huzursuzum
Kopar şer çiçekleri her günahın sonrasında
Divane!
Kimi avutmuş yarım kâsesi aşk suyunun
Mecnunsun çölde bulduğun bu muydu?
Muştula emanetçiyi kurtulacak
İlla ölecek beşer çiçekleri
Aşk ağzının karasındayken gecenin.
Kayıt Tarihi : 28.2.2012 23:50:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
TÜM YORUMLAR (1)