"Âsım'ın nesli...diyordum ya...nesilmiş gerçek:
İşte çiğnetmedi nâmûsunu, çiğnetmeyecek"(Mehmet Akif Ersoy)
Ceddin şehittir senin, Asım'ın neslisin sen
Yağmur gibi pir ü pak, rüzgârca seslisin sen
Yürü, yollar bekliyor ayağının tozunu
Tarih şanla yazacak kızanını kızını
Nice soylu zafere gebedir nazarların
Küfrü ikiye böler çelikten hızarların
Önünde durulamaz, boz bulanık selsin sen
Dağ gibi heybetlisin, bükülmeyen elsin sen
Hilâl'in gölgesinde gülümser hayru'l beşer
Son nefes tükenmeden sanma ki bayrak düşer
Rükûda ve secdede Rabbine eğildin sen
Satılmış paryaların safında değildin sen
Al sancağa renk verdin, korudun namusunu
Söz bayrağı eyledin dinini, kamusunu
Ruhunu çepeçevre bayrağın rengi sarar
Dilin cevap verirken gözlerin soru sorar
Dağların şahikası, çöllerde vahasın sen
Tuzağı idrak eden eşsiz bir dehasın sen
Ceddin göz kırpar sana, çağların ötesinden
Dağlar kıyama durur, o kararlı sesinden
Ruhunu kanatlandır, Hakk'ın önünde eğil
Sensin vatana kurban, Haluk'un nesli değil
Hainlerin namusu mahkumken cüzdanlara
Haddini bildirirsin maskeli vicdanlara
Etten kemikten değil, çelikten bir hisarsın
Kahpelerin yüzüne tükürürsün, kusarsın
Tertemiz yüreğinde iffetin, ar'ın vardır
Gözünün menzilinde aydınlık yarın vardır
Zaferinde hissen var, soğuk sıcak her harbin
Hakikat ayan olur, maskesi düşer Garb'ın
Kararlı duruşunla arzla arşı titrettin
Göğün yedi katını arslan gibi kükrettin
Sen ki topu, gülleyi oynatırsın yerinden
Misk ü amber yayılır alnındaki terinden
Bu dünyanın varından payına zindan düşer
Çelik zırhlı metanet, can ocağında pişer
Melekler iner gökten, yaranı sarmak için
Can tenle vedalaşır, Allah'a varmak için
Esas duruşa geçip selâm durdun hilâle
Yürekler yangın yeri, gözyaşları şelale
Bayrağı omuzlayıp düştün Hakk'ın ardına
En kıymetli var'ını bağışladın yurduna
Alnından kan süzülür, yağmur deyip geçersin
Şahadet şerbetini yudum yudum içersin
Hıyanet odakları küçük gördü cüssesini
Rabbim verecek elbet Cennetteki hisseni
Bırakıp gitmek neydi, daha yolun başında?
'Vatana kurban' yazsın mezarının taşında
Veda etmeden göçtün, yüreklere har düştü
Karakış ortasında, payına bahar düştü
Meleklerin duası aminlere karıştı
Dudaktaki son kelâm Allah'a yakarıştı
Soysuz palikaryaya çiğnetmedin vatanı
Tavrınla memnun ettin cennetmekân atanı
Hasmını gözleyen ok, veda eyledi yay'a
Bu karanlık gecede yüzün benziyor ay'a
Yaram sızlar derinden, gönlüme çöker gamlar
Şimdi daha aydınlık o zifiri akşamlar
Heybetli gidişinle herkesi kıskandırdın
Kutlu şahadetinle yürekleri yandırdın
Vatan için yaşadın, doldurmadın keseni
Binlerce Fatiha'yla selâmlıyorum seni
Kayıt Tarihi : 26.10.2016 13:10:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Nihat Malkoç](https://www.antoloji.com/i/siir/2016/10/26/asim-in-nesli-9.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!