Yüreğim yanıyor, içim sızlıyor, ruhumda bir ağırlık var. Elimizle tutamadığımız gözümüzle göremediğimiz ve aslında kastettigimiz yerlerdede geçmeyen çalkantılar.
Hepside içimize hapsedip dışarıya vuramadığımız duyguların, arzuların ruhumuzu yıpratmasının ve nerden geldiğini bilmediğimiz bir fırtınanın, kasırganın içimizde esmesinin açıklaması olan iki kelime.
Bu yürek yangınını Mecnun´da yaşamıştı yıllar önce, ondan sonrasında onun öğrencisi olan milyonlarca aşık, kimileri Leyla sevdasi çekti, kimileri vatan sevdası, kimileri ise hiçbir anlam veremeden, içindeki yangının ne olduğunu bilemeden çekti bu sevdayı, çünkü her Mecnun´a bir Leyla nasip olmuyordu.
Ama bazı öğrencileri vardı ki Mecnun´un onuda geçti, ondan sonra gelen diğerlerinide. Mecnun çok şanslıydı aslında, o adı sanı bilinmeyen sevdalılara göre.
Sakın zamane aşkı deyipte geçiştirip günaha girmeyin.
Aşkın zamanı, devri olmaz. Eğer gerçekten inanarak yaşıyorsanız, aşk her zaman aynı aşktır.
İşte bu aşıklar ki, Mecnun gibi çöllere düşüp Leylasına olan aşkını haykıra haykıra mevlasını bulsaydı, belki onların gönülleride durulurdu.
Ama bu sevdalıların sevdaları hep gönüllerinde kaldı ve sadece tutuştuğu yerleri yaktı, bir dostu karşısına alıp yüreğim yanıyor, içim eriyor bile diyemeyerek yaşadılar bu sevdayı.
Kiminin önünü fakirlik kesmişti, kimininkini kuru inatlar, kimininkini … !
Bu sevdalılar sevdalısıda yanmasın diye hep kendi yandılar, sevdiğinin adını rüyalarında sayıklamaya dahi korktular, bu ateş onuda yakmasın diye.
Ve Mecnun´un dünyayıda ortak edip kendisiyle beraber dünyayıda yakıp acısını paylaştırdığı bu sevdayı o küçücük gönüllerine hapsedip tek başına yaşadılar.
Dünyanın dahı dayanamayıp yirmidört saat döndüğü bu ateşte tek başına yandılar.
Kayıt Tarihi : 15.1.2009 02:16:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!