- Efendim; aslı varken, suretine mi yanmalı aşkın? -
Neydi kandili alevinden ayrı düşüren bilmece
İyi bakın gözlerime ve biat edin
İncir yaprağında yürüyen karınca kadar
Sessiz ve telaşsız aralarken hayatı
Musa'nın tüm hüznü üzerimde
Sina dağında uçurduğum saçlarım
Şahitlik ederken yetimliğime
“incire ve zeytine and olsun ki" içimde/sin
İtaatten öte yol bilmedi ayaklarım
Dönüp gittiğiniz hiçbir yolda “hiç” olurken cismim
İsyankar değilim!
- Efendim; gün hazana dönmeden bu inkar niye? -
Neydi beni diriler içinde ölü
Ölüler içinde nursuz
Nursuzlar içinde mücrim dolaştıran?
Ah ellerim; ellerim ki her dem duaya dururken
Ne farkım var şuurunu kaybeden şuaradan
Çığlık çığlığa uyanırken
Benim olmayan kabuslardan.
Aşk nerelidir sevgilim?
Benim içimde doğan
Senin içinde sonlanan
Önce coşup sonra durulan
Bu aşk nerelidir?
- Efendim; gözleri çığlık kadınları nereye defnedelim? -
Siz metal çağında anadan üryan
Asılsız aşkların suretine biat ederken
Usulca fısıldadı Musa
“Ya Rab; acı onlara! ”
Kayıt Tarihi : 6.3.2013 02:16:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
h e p h e r h e p h i ç!

TÜM YORUMLAR (30)