gece, gündüz;
düstursuz çalacağınız tek kapıdır,
ve tanrı misafiridir gelen
bölüşür ekmeğini
cömertce.
yarına allah kerim.....
Çekingen adımlarla sesiz ve ürkek
Bir gün uzaklardan bir giz gibi geldin
O büyülü şarkılarını söyleyerek
Gençliğimi geri getirdi ellerin
Sundun paha biçilmez güzelliğini
Devamını Oku
Bir gün uzaklardan bir giz gibi geldin
O büyülü şarkılarını söyleyerek
Gençliğimi geri getirdi ellerin
Sundun paha biçilmez güzelliğini
Bıyığı yorgundur sarkmış aşağı
Faiz öder olmuş banka uşağı
Yorgan ipotekli saltık döşeği
Yatacak yeri yok vah benim köylüm
Halka halka ter bağlarken yeleği
Bir seklem un esir almış bileği
Yine şükür ister zalim feleği
Çatacak biri yok vah benim köylüm
Dökülen tohumun umudu güzde
Damlayan terlerin emeği bizde
At araba eşek bile hacizde
Satacak kırı yok vah benim köylüm
Alın teri ucun ucun gidiyor
Karıncadan devlete dek ödüyor
Devlet dersen o da vergi güdüyor
Tutacak eri yok vah benim köylüm
Perişan da benim köylüm perişan
Ekmek atlı kendi hep yayan koşan
Harpten çıkmış gibi hep yorgun düşen
Ötecek boru yok vah benim köylüm
Efendi efendi kan ağlar içim
Milletin efendisi gör ne biçim
Gelirsin bir ara olursa seçim
Soracak soru yok vah benim köylüm
Ne yapsın kader deyip böyle yaşar
Emeğine bakıp ürüne şaşar
Kimse bilmez üç öğünde ne pişer
Yutacak loru yok vah benim köylüm
Kaç yama var sayamadım dizinde
Der Engini böyle yaşar özünde
Ağladıkça toprak akar gözünde
Bakacak feri yok vah benim köylüm
yok abi yok köylümün bir şeyi yok
susmayalım doossttt!
'gücü yeten yetene
büyük balık küçük balığı
gözün körmü,gözünü açık tutsaydın
atı alan üsküdarı
benim memurum işini bilir
vardıda bizmi yedik
yeğenimdir kendisi'...
Bunları hayata geçirebilsek bizimde sıkıntımız kalmayacak...............
Saygılar dostum.........harikaydı
tebrikler
güzeldi
herkes kendi heybesini doldurmanın telaşında
seni kim düşünür memleketin efendisi! . çok güzel...harika bir şiir...tebrikler....
Söylemlerin ötesinde bir toplumun yükünü köyle çeker.
Ancak yine de, horlanan, ezilen, hafife alınan onlardır.
Onların samimili ve candanlığı her zaman şehirli ve çıkarcılar tarafından kullanılmıştır.
Tarihler boyunca, geçmişte ve günümüzde, kurulan bütün devletlerin yüklerini köylüler çekerken, diğerleri onların üzerinden sadece çıkar sağlamıştır.
Köylünün doğa içindeki hayatı, doğanın gerçeklerindeki doğallığı, yamukluğu, üçkağıtçılığı, istismarcılığı, ikiyüzlülüğü tanımaz. Sadece ve doğaldır. Her şeyini doğadan alır, doğa gibi cömer olarak verir.
Ama çatı yükselip devlet olunca, devleti yönetenler aynı duyarlılıkta değildir. Onlar, alkış olunca kendilerine, zorunluluk ve zorluk olunca köylüye yönelmişlerdir.
Köyle milletin efendisidir diyen iktidarlar bile, şehirlerde içki, eğlence, zenginlik sefahatına dayalı kurdukları hayatla, yeni bir sınıf üretmişlerdir.
Günümüzün yeni sınıfı modern, çağdaş, köylü üzerinden siyaset yapan, ama köylüyü hiç nazara almayan bir sınıftır.
Köylünün zaten onlara ihtiyacı mı vardır ki?
diyecek söz mü bıraktın
yüreğine sağlık
'milletimizin efendisi köylüdür' Mustafa Kemal ATATÜRK.
Bir elbet birgün bu söz gerektiği yerlere ulaşacak ve insanlar gerçek efendinin kim olduğunu anlayacak. Hiç bir şeyden umudumu kesmediğim gibi bundan da umudumu kesmedim.
Kaleminizi ve yüreğinizi kutluyorum. Gerçekleri öylesine net yansıtmışki kaleminiz ve yüreğiniz, bu sesi duymak gerek. Saygılarımla
Bu şiir ile ilgili 7 tane yorum bulunmakta