Diller sükût eder, kalpler konuşur
Aşk oku yayları gerdiği zaman
Yüzler asılsa da, gözler gülüşür
Âşıklar gözgöze geldiği zaman
Sanki dünya değil, gönüller döner
Ay gökte kaybolur, yıldızlar söner
Kalplerinde aşk işaretiyle doğar kimileri... Yeryüzüne gönül indiremez onlar... Hayatı ve insanları anlarlar,hayata ve insanlara merhamet duyarlar,ama hayatın ve onun içindeki insanların yaşadıkları gibi yaşamazlar.
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Devamını Oku
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Aşıklar
Diller sükût eder, kalpler konuşur
Aşk oku yayları gerdiği zaman
Yüzler asılsa da, gözler gülüşür
Âşıklar gözgöze geldiği zaman
Sanki dünya değil, gönüller döner
Ay gökte kaybolur, yıldızlar söner
Geceler uzamaz, gündüze döner
Âşıklar başbaşa kaldığı zaman
Kalpte kalp taşıyan olur mu yalnız
O gönülde sultan, o gökte yıldız
Unutulsa bile bırakır bir iz
Sevda bir gönüle girdiği zaman
Sevgi gönüllere sel olur akar
Bentleri devirir, setleri yıkar
Aşıklar bu selden yaralı çıkar
Sevgiliden kem söz duyduğu zaman
Her sevgi gönüle düştüğü ilk gün
Yeni bir fidandır, taze bir sürgün
Yaşanır gönülde en acı vurgun
Sevgili selâmı kestiği zaman
Âşıksan mısralar yazar durursun
Suâl sorar, kendin cevap bulursun
Gün gelir elbette pişman olursun
Ayrılık rüzgârı estiği zaman
İbrahim Kılınç
-arkaya yaslanarak derinden okunacak bir şiir olmuş,,
-sağolsun şairimiz..
AŞıksan mısralar yazar durursun yüreginize saglık süper olmuş
Aşıklar
Diller sükût eder, kalpler konuşur
Aşk oku yayları gerdiği zaman
Yüzler asılsa da, gözler gülüşür
Âşıklar gözgöze geldiği zaman
Sanki dünya değil, gönüller döner
Ay gökte kaybolur, yıldızlar söner
Geceler uzamaz, gündüze döner
Âşıklar başbaşa kaldığı zaman
Kalpte kalp taşıyan olur mu yalnız
O gönülde sultan, o gökte yıldız
Unutulsa bile bırakır bir iz
Sevda bir gönüle girdiği zaman
Sevgi gönüllere sel olur akar
Bentleri devirir, setleri yıkar
Aşıklar bu selden yaralı çıkar
Sevgiliden kem söz duyduğu zaman
Her sevgi gönüle düştüğü ilk gün
Yeni bir fidandır, taze bir sürgün
Yaşanır gönülde en acı vurgun
Sevgili selâmı kestiği zaman
Âşıksan mısralar yazar durursun
Suâl sorar, kendin cevap bulursun
Gün gelir elbette pişman olursun
Ayrılık rüzgârı estiği zaman
TEBRİKLER.........
Ustaca yazılmış güzel şiir. Kaleminizi kutlarım. Selam ve sevgiler. Hüseyin Sığırtmaç
Sanki dünya değil gönüller döner
Ay gökte kaybolur yıldızlar söner
Geceler uzamaz gündüze döner
Aşıklar başbaşa kaldığı zaman
Vallahi doğru...
Kutlarım...güzel dörtlükler...Aşk hem ağlatır hem söyletir derler...selamlarımla.
Bu şiir ile ilgili 6 tane yorum bulunmakta