Âşık Niyaz Eder Maşuk Naz Eder

Mevla yaratalı semayı, yeri
Âşık niyaz eder maşuk naz eder
Atam Âdem ile Havva’dan beri
Âşık niyaz eder maşuk naz eder

Bu işin ezelden hükmü böyledir
Bugün de öyledir dün de öyledir
Aşkın kitabında kanun şöyledir:
Âşık niyaz eder maşuk naz eder

Vuslatla kaybolur sihri sevdanın
Sevdayı yüceltir kahrı sevdanın
Bir kere vurulmuş mührü sevdanın
Âşık niyaz eder maşuk naz eder

Beklenen umutlar dağın ardında
Zamanı tükenmiş çağın ardında
Uçsuz bucaksız bir sevda yurdunda
Âşık niyaz eder maşuk naz eder

Değişmez aşığın kaderi, huyu
Ya çöldür nasibi ya dipsiz kuyu
Böyle mahşere dek, asırlar boyu
Âşık niyaz eder maşuk naz eder

Bülbül, gül aşkıyla boyanır kana
Ama gül dikenle durur yan yana
Kavuşmadan yana, özlemden yana
Âşık niyaz eder maşuk naz eder

Seven boyun eğmez hakana, beye
Kör olur yârinden başka her şeye
Benlikle birliğe varılmaz diye
Âşık niyaz eder maşuk naz eder

Gönülde yer bulmaz ne riya ne şek
Her türlü cefayla sınanır tek tek
Kesretten vahdete ulaşana dek
Âşık niyaz eder maşuk naz eder