http://blog.milliyet.com.tr/yukselonacan
Herkesin hayal ettiği aşkı çok güzel tarif etmişsin. Ne var ki hayalden öteye geçen bir aşkı ne yaşadım, ne de yaşayabileni gördüm.
Şu yazılan şiirler. Çoğu bir bilinmeyene, beklenene ama gelmeyene yazılan şiirler. Yazılanlar, hayal edilen aşkın gölge kahramanına.
Özlemler mi? Terkedillmişlik üzerine yazılan yazılar, şiirler mi? Tatmin edilmemiş bedenlerin yaşayamadıkları fantezilerin, doyumsuz tutkuların isyankâr dışavurumu.
Neden aşkın dünkü halleri hep saygı uyandırır da dünlerdeki sevgiden, aşktan hep meşe külünün altında kalmış değerli bir közmüş gibi bir kavram geliştirir, o dünkü aşklara benzer bir aşkı hayal ederiz.. Sevilene, arzu edilene kolay ulaşılamamış ya da hiç ulaşılamamış olmasından değil midir?
Çocukluk, o derin ırmak çağrısı
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman
Devamını Oku
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman