Elbistan Ağıtlarından (İkinci Cilt, Sayfa 330) alınmıştır.
Dönem seferberlik dönemidir. Elbistan ilçesinin, Efsus/Yarpuz (Afşin) nahiyesine bağlı Erçene köyünden Tenecioğlu Âşık Hüseyin asker kaçağıdır. Bu bölgeden asker kaçağı durumundaki kırk kişi –ki bunların içerisinde Âşık Hüseyin de vardır– Antebe götürülür. Neden gittiklerini bilmeyen kırk kişi, idam edileceklerinden habersiz, Antebe varırlar. Gelen kafile Tahsin Paşa komutasındaki idam mangasına teslim edilir. Elleri ve gözleri bağlanan kırk kişi, son istekleri sorulup kurşuna dizilerek idam edilmektedir. Bu beklenilmeyen durum karşısında Te-necioğlu Âşık Hüseyinin adeta dili tutulur. Kırk kişinin otuz ikisi idam edilip, sıra Âşık Hüseyine gelmiştir. Tahsin Paşanın “Son isteğin nedir? ” diye sorması üzerine; Âşık Hüseyin “Gözlerimi ve ellerimi çözerek bir sigara vermenizi istiyorum” der. Bu isteği yerine getirilir. Verilen sigaradan bir nefes çeken Te-necioğlu elini kulağına atar ve yanık sesiyle şu ağıdı söyler:
Şeytana uydum da akşamdan kaçtım
İster öldür paşam bu candan geçtim
Evladın öldürdüm kucâna düştüm
Kıyma Tahsin Beyim nolur canıma
Şu yalan dünyada murat almadım
(Oğrun oğrun dost bağına girmedim)
El uzatıp gonca gülün dermedim
Nişanlım var daha düğün kurmadım
Kıyma Tahsin Beyim nolur canıma
Akşamdan kaçanı erken tutarlar
Cezası olanı hapse atarlar
Ben ölürsem nişanlımı satarlar
Kıyma Tahsin Beyim nolur canıma
Şu yalan dünyada gülmedi aynım
(Kendiri görünce açılmaz aynım)
Depemde kurudu kan ile beynim
Elinde kılıncın hazırdır boynum
Kıyma Tahsin Beyim nolur canıma
Kendiri görünce kırıldı dizler
Yüreğime düştü ateşler közler
Minnetçi olsun gelinler kızlar
Kıyma Tahsin Beyim nolur canıma
Kâtipler gelmiş de künye yokluyor
Sılada nişanlım beni bekliyor
Bir çalı da bir cücüğü saklıyor
Çalı kadar hökmün yok mu efendim?
Âşık Hüseyinim gezdim yoruldum
Gözüm bağlı bir ağaca sarıldım
Evvel ölü idim şimdi dirildim
(Öldürdün efendim geri dirildim)
Kıyma Tahsin Beyim nolur canıma
Tahsin Paşa, Tenecioğlu Âşık Hüseyinin söylediği türküden o kadar etkilenir ki, onunla geri kalan yedi idamlık suçluyu affederek memleketlerine gitmelerine müsaade eder. Tenecioğlu Âşık Hüseyin 1942 yılında hastalanır. Hastalığına iyi geleceği düşünülerek vurulan bir iğneden zehirlenerek vefat eder. Mezarı Erçene köy mezarlığındadır.
Hüseyin Tenecioğlu
Bu ağıt, hikayesiyle birlikte, Elbistanın Yapraklı (Burtu) köyünden Hasan Seyfi (1931) ile Tenecioğlu Âşık Hüseyinin kızı Ferideden (1931-2009) olma Hüseyin Şahinin (1957) ağzından 17.03.2011 tarihinde Mehmet Gözükara tarafından derlenmiştir.
Mehmet GözükaraKayıt Tarihi : 11.8.2011 14:01:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
● Bu ve buna benzer nice İlginç ve bir o kadarda dramatik hayat hikâyelerinin yer aldığı “Elbistan Ağıtları” Kitabı Çıktı ● Elbistan Ağıtları kitabı benimde kitaplığımda olsun diyen, meraklısına duyurulur. ● Elbistan Ağıtları 1 ● Elbistan Ağıtları 2 ● (Büyük Boy, İki Cilt, Toplam 840 Sayfa; 25 TL) ● İSTEME VE İLETİŞİM İÇİN: ● İsteyeceğiniz Elbistan Ağıtları Kitaplarının Bedelini ● Mehmet Gözükara'nın; ● 08786296 Numaralı Posta Çeki Hesabına Ve ya ● 6420 0466397 Numaralı İş Bankası Hesabına Yatırıp ● Gönderilmesini istediğiniz Adresinizi ● [email protected] ● Adresine bildirerek istersiniz. Ve ya ● 0535 372 37 53● Telefona Bildirerek ödemeli isteye bilirsiniz. ● ÖDEMELİ GÖNDERİLİR●
![Mehmet Gözükara](https://www.antoloji.com/i/siir/2011/08/11/asik-huseyin-i-idamdan-kurtaran-agit-elbistan-agitlarindan-ornekler.jpg)
TÜM YORUMLAR (12)