Otuz yıldır saz taşırım
Bir gün olsun çalamadım
Kırk sene sınıfta kaldım
Diplomamı alamadım
Duygu denizinde yüzdüm
Bu aşkın sırrına ereyim dersen
Önce bir ermişe sor da öyle gel
Hakkın cemalini göreyim dersen
Evvela sen seni gör de öyle gel
Hakikat ilminin sabırdır başı
Sen kime aşıksın diye sordular
Dedim ben bülbülüm güle aşığım
Düşündüler biraz kafa yordular
Arıyım çiçeğe bala aşığım
Ateşlenip yanan özümdür benim
Yaman yerden bağladınız yolumu
Onun için size (dargınım dağlar)
Dosta erip diyemedim halimi oy dağlar
Onun için size (dargınım dağlar)
Sizin başınızda kış var bora var
Ateş icat olup tütün tütmeden
Aşkın ocağında biz yanıp tüttük
Güller açılmadan bülbül ötmeden
Mana aleminde şakıdık öttük
Her kaynaktan akmaz böyle duru su
Ey erenler yine bozuldu bendim
Manalar dilimden ayrı duruyor
Aşkın ateşine yandıkça yandım
Dumanım külümden ayrı duruyor
Bağbancı hasiret sümbül çiğdeme
Balık susuz olmaz insan vatansız
Gönlüm Hacı Bektaş elim Atatürk
İlim nihayetsiz bilim hatasız
İlim Hacı Bektaş bilim Atatürk
Okuyabilirsen insan bir ilim
Adım adım gezdim gurbet elleri
Gezdim ama kardaş gel de bana sor
Ömrümün yükünü dert sıraladım
Dizdim ama kardaş gel de bana sor
Genç yaşımda terk eyledim yurdumu
Ben derdimi söyleyemem
Dilim yaralı yaralı
Bülbülüm amma ötemem
Gülüm yaralı yaralı
Aşk kitabını açamam
Bildin mi azizim neye yanarım
Doğru konuşmayan dile acırım
Babam olsa dahi sevmem kınarım
Kendini bilmeyen kula acırım
Hak’tan korkmayanın sohbetinden kaç
Büyük ozan