ÂSİ VE ŞEYTANÎ MİYİZ? “4 “ Hz.LUT ve LU ...

Hikmet Çiftçi 2
76

ŞİİR


37

TAKİPÇİ

ÂSİ VE ŞEYTANÎ MİYİZ? “4 “ Hz.LUT ve LUT KAVMİNİN HELÂKİ “ Sodom ve Gomora’nın Yok Oluşu”

Hz. Hud’tan Hz. Salih’e ve Hz. İbrahim’e sürüp gider haberciler…
Hz. İbrahim’in soyu oldukça çoğalır ve genişler.

Yoldan çıkanları Allah yoluna, doğru yola davetler bitmeyecek, her kavme bir uyarıcı, bildirici, peygamber gönderilecektir.
Bazı kaynaklara göre 124.000, bir kısım kaynaklarda da 224.000 civarında peygamber gönderildiği belirtilmektedir.

Şöyle bir düşünüldüğünde, belki de daha çok haz verdiği için(!) yasak olanın, kötü olanın tercih edilmesi; aşırıya kaçarak insanı insanlığından çıkaracak hal ve davranışlara meyledilmesi…
Allah inancından uzaklaşıp, kendi elleriyle yaptıkları putlara taparak, insanlar üzerinde hâkimiyet kurma arzusu ve hırsı…
Nefsanî, şeytanî arzulardan başka ne olabilir?

Yüce Rabbimiz, Kuran’da adı geçenlerden İsmail, İshak ve LUT peygamberlerle doğru yola davetlerini ve tebliğlerini sürdürmektedir…

Ve şöyle buyurmaktadır:
"Kim doğru yola gelirse sırf kendi iyiliği için gelir. Kim de saparsa ancak kendi aleyhine sapar. Hiçbir günahkâr başkasının günah yükünü çekmez. Biz, bir Peygamber göndermedikçe, hiç kimseye azap edecek değiliz."(17. Sure; İsra: 15)

Hz. Lût, İbrahim Peygamberin yeğeni olup aynı zamanda O’na ilk inanan kişidir.
Lût kavmine gönderilir.
Lût kavmi de Ad kavmi gibi zenginlik, bolluk, bereket içinde yaşayan bir kavimdir. Bunlar da maalesef yoldan çıkanlardan, sapkınlardan olurlar. Fuhşuyatın en edepsizcesine meylederler.
Hak olan kadınlar bırakılarak, erkekler birbirlerini zevk aracı olarak görürler.
Allah’ın Hz. Lût’a gönderdiği Meleklere bile (bilmeden de olsa) tasallut etmek isterler.

Yüce Rabbimiz buyuruyorlar ki:
“Âlemlerde, sizden önce hiç kimsenin yapmadığı 'fahşayı' (hayâsızlığı) mı yapıyorsunuz? (Araf: 80. Ayet)

Gerçekten siz, kadınları bırakıp, şehvetle erkeklere mi yaklaşıyorsunuz? Doğrusu siz, 'müsrif '(haddi aşan) bir kavimsiniz." (Araf: 81. Ayet)

Lut Kavmi'nin cevabı ise:
"Bunları (Lut’u ve taraftarlarını) , yurdunuzdan sürüp çıkarın; muhakkak bunlar, çokça temizlenen insanlardır." demekten başkası olmadı. (Araf: 82. Ayet)

Ayrıca Tekvin’de de, işledikleri günahlardan ötürü gökyüzünden yağan ateşle yok edildiği anlatılmaktadır. (19: 24 - 25 - 26 - 27 - 28 - 29)
RAB, Sodom ve Gomora'nın üzerine gökten ateşli kükürt yağdırdı. (19:24)

Bu kentleri, bütün ovayı, oradaki insanların hepsini ve bütün bitkileri yok etti. (19: 25)

Yine, kavim olarak şeytana yenik düşmüşler, hatta şeytanı bile geride bırakmışlardır, yaptıkları hayâsızlıklarla…

Hz. Lut’un bütün uyarı ve hatta yalvarmalarına rağmen isteklerinden ve sapkınlıklarından vazgeçmeyen bu kavmin cezası da çok korkunç olur.

Kuran’da, bunların yaşadığı Sodom ve Gomora'nın üzerine göklerden ateş yağdırıldığı, o şehirlerin ve orada yaşayanların hepsinin yok edildiği bildirilmektedir.

Sapkınların, azgınların, hayâsızların; müsriflerin, had bilmezlerin kaçınılmaz hazin sonları…

Allah affetsin…

Eylül 2012

Hikmet Çiftçi 2
Kayıt Tarihi : 31.10.2012 13:04:00
Hikayesi:


İnceleme, araştırma yazısı...

Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Nazır Çiftçi
    Nazır Çiftçi

    Çok değerli bir araştırma ve değerli bilgiler.Emeğinizi ve sevginizi,bilginizi kutluyorum.tam puan saygılarımla.

    Cevap Yaz
  • Metanet Yazıcı
    Metanet Yazıcı


    Bütün felâketlerin temelinde; 'bananecilik' vardır...
    Dertlenen insanın sorumluluğu, araştırmalarınız...
    Sağ olunuz, var olunuz; nasipleniyoruz HOCA'M.

    İnsanlık tarihi boyunca; vazifeler süistimal edilmeyip, insana/insanlığa hizmetin kutsîyeti idrak edililebilseydi; felâketlerle helâk edilen toplumların azgınlığı 'hayat' bulabilir miydi acaba? İnsan sadece kendisinden değil; pekçok konuda, çevresinden de mesuldur... Tuzumuzun kuru olması yetmez! Kişi: düşünmüyor, dertlenmiyorsa; insanlığını sorgulamalıdır...
    İnsanlık ne acılara muhatap, günümüzde; benzer hadiseler, vak'alar bildiğimizden de öte yaşanıyor, çoğumuz safa sürerken...
    ***
    Değerli Hoca'm, benzer sıkıntılarla dertlendiğim bir anda kaleme almış olduğum şiirimi de safanıza bırakıyorum izninizle, tam yansıtmıyor olsa da...
    Selam, saygı, dostlukla...
    ***
    BÖYLE GiTMEZ

    Böyle Gitmez!
    Göz görmez kulak sağır; taş kesilmiş, yürekler!
    Dalga dalga yayılan feryatlar işitilmez...
    Yaşanan mezalimler insanlığın UTANCI!
    Böyle gitmez bu devran!
    Zulüm arşa yükselir; ne Han kalır, ne Hancı...
    ...
    Bir umursamazlık ki; düşmüyor kulaklara,
    Hunharca katledilen mazlumların çığlığı...

    Neşredilen kareler akıllara durgunluk!
    Öyle tarifsiz hâl ki... Sözün bittiği nokta!

    Feryatlarda ANNELER... Aç biilaç BEBELER!
    Yayılır dalga, dalga; 'KURTARIN! ' Çığlıkları!
    Dokunmaz vicdanlara, semayı yırtan sesler!
    Bir vurdumduymazlık ki...

    Açlık, zulüm, sefalet! Ödenmedi bedeli
    Kuruldu canpazarı...
    Ya Rabb nedir bu azap! ?
    Nerede durulacak, azgınlaşan bu vahşet!

    Zulmü dopinklemekte, gözü dönmüş sırtlanlar! .
    Karabulutlar gibi çöküyor, gariplere;
    Doyumsuz Akbabalar...

    Renkten renge bürünür
    İnsanlığı kemirir!
    Sömürerek semirir!
    Harami dev cüceler!
    ...
    Lâfı eğip bükmeden kabul edelim artık,
    Suçluyuz herbirimiz...
    Görünce ekranlarda üzüntü belirtiriz,
    Gönüllere avuntu...
    İki damla gözyaşı, vicdanımıza MAKYAJ!

    Dayanamaz bu zulme, gökkübbenin direği
    Yıkar Küre-i Arzı mazlumların yüreği!

    Tez elden sağlanmalı insanlığın barışı;
    Kavimleri yıktıran: 'Bana Ne' anlayışı...

    Ne ırk, ne din, ne mezhep; ölçü CAN! Ölçü İNSAN!
    ...
    Mevlâ'm BAĞIŞLA beni, etmişsem sürçülisan...

    30 AĞUSTOS 2012
    Metanet Yazıcı






    Cevap Yaz
  • Perihan Pehlivan
    Perihan Pehlivan

    kaleme sağlık. anlamlı

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (3)

Hikmet Çiftçi 2