'Aşama Şiiri - Ahmet Bektaş

Aşama

Dünya'nın var oluşuna dair malum hikayeyi bilirsiniz; gaz bulutu katılaşır, atmosfer oluşur, denizler ve hayat. Hayat aşamaları dahi sudan başlar; bitki, hayvan ve insan! Topraktan ve sudan başlayan bir hayat. İlk unsur toprak ve su, bitkiyi doğuruyor, bitki hayvanı besliyor hayvan ve bitki insana hizmet ediyor. Bunun bin türlü izahı var. Nasıl izah edersek edelim sonuç değişmez! Herkes kendi tespitine inancına ya da öğrendiğine göre yorum, teori sunar!

Ben insanın tekamülündeki evrelere dikkat çekmek isterim.

İlk insanın çiftleşmesiyle başladı sosyal tekamül serüveni. Nerde çokluk orada kural! Kuralları kim koyacak? Elbet en güçlü, sözü geçen, egemen olan koyacak. İlk kuralı baba konumundaki insanın koyması doğal. Daha sonra egemenlik yarışı ve kural ihlalleri başlamış! Kural ihlallerini önlemek için egemenlik ve güç kullanımı otomatik devreye girmiştir! Güç birlikleri oluşur ve insanlar arasında ayrışmalar başlar!

Kural koymak isteyen egemenler önceleri direk kendilerini "İlah" olarak sunmuş ve "İlahi kuralları" emretmiş! Kurallarına uyana mükafat, uymayana da ceza vermiş! Zihinlerdeki Cennet ve Cehennem algısı böylece oluşmuş olabilir. İnsandan ilah olmayacağının anlaşılması üzerine "Putlar" ilahların temsilcisi olmuş. İlahi insanlar ise yarı tanrı sonra da elçi oluvermiş. Daha sonraları"Seçilmişlik" kavramı devreye girmiş.Her nedense aynı ırk ve aynı kavimde hatta babadan oğula... İlah ya da ilahlar bazı ırkları seçmiş ve onlara özel davranmış! Tabiki bu seçilmişler, seçilmişliğini de kendileri haber veriyor. İlahların onları seçtiğine toplumu çeşitli illüzyonlarla inandırabilirse...Onlar özel ayrıcalıklı olur, toplumu ilah veya ilahlar adına yönetme yetkisi alır. Bu görevi yapabilmek için toplumun koşulsuz itaati gereklidir. Bu kişilerin ayrıcalıklı olması ise gereklidir. Kurallar onlara esnetilir, zaten kurallara onlar aracılık ederler! Tapınmalar ise insanların potansiyellerinin bir noktada toplayarak tapındırana egemenlik sağlama aracı olarak kullanılmış. Tapınaklar ve tapınma şekli metafizik etki oluşturmak için...

İlahların veya ilah temsilcilerinin veya aracılarının da mumu yatsıya kadar yanar! Putlar kırılır "La ilahe illallah" (İlah yok, Allah var) denir. Kurallar henüz kitaplaşmamıştır. Kurallara aracılık eden sistem de "Son aracı"marifetiyle kaldırılmıştır.

İnsanlık tekamül ederken egemenlerin hırsları ve menfaat düşkünlükleri yüzünden engellenen sınırlanan insanların içlerinde kalan bastırılmışlıklar depreşir!
Din savaşları ile ideolojik ve ırksal savaşlar bunların eseridir! Eski zaman kurallarını yeni teknoji ile hortlatmak ve eski zamandaki egemenlikleri tesis etmek isterler!
Hırslarına din, ırk ve ideolojileri alet ederek menfaat için insanlığı kana bulamaktan asla çekinmezler.

Son tahlilde; insanlık tek bir hakikattir! İnsan dediğimizde aynı kaynaktan gelen bir gerçekliği görmeliyiz. Bedeni topraktan terkip olmuş ve evrensel bilgileri depolayabilen ve aktarabilen akıllı bir varlık! İnsana insandan bakılırsa kimse kimseden üstün olmadığı gibi ilah ya da ilahlar kimseye ayrıcalık vermemiştir! Ayrıcalıklı olmak isteyen kendi bunu diğerlerine hükmetmek için, diğerlerinin potansiyelini de kullanmak için söyler.

Sözün değeri özünde.

Ahmet Bektaş