Ve sen! YAĞMUR CIVILTISI
Bu gece de penceremdesin
Odam durgun, yatağım soğuk...
Ah etmek!
Umursamıyorum kendimi
Çile, alnımda bir kara leke!
Çekeceğiz.
Yine sen! YAĞMUR CIVILTISI
Ellerimdesin,
Sarılacak takatim yok
Yorgunluk...
Kalbim sıkışıyor;
Ayrıca sen! YAĞMUR CIVILTISI
Yine hayallerdesin;
Mavi bir öykü...
Yaşamaktan korkuyorum,
Pişmanlık...
Düşünmüyorum hasreti;
Vusslat üç beş nöbeti
Bekleyeceğiz sevda bu!
Sonra sen! YAĞMUR CIVILTISI
Yüreğimdesin, gözlerim kararıyor!
Ay kapıda, çaresizlik...
Yok saymak!
Sonra dokunmak ateşe, yanmak;
Umut aşkımız bizim
Güleceğiz, zor mu?
İlle de sen! YAĞMUR CIVILTISI
Bendesin şimdi, ben neredeyim?
Kaybolmak...
İnlemek kar etmiyor
Israrla ağlamak;
Son bir defa tutmak ellerini
Öpüp okşamak,
Penceremi açmaz mısın?
Belki de sen! YAĞMUR CIVILTISI
Koynumdasın bu gece
Nedeni yok ağlamanın
İstemek...
Kırmızı bir yanak, doyasıya öpmek;
Sonra yok yere utanmak!
Şeytana yalvarmak yok mu?
Haydi sen! YAĞMUR CIVILTISI
Kelepçelerimi çöz artık...
Bırak esirliğimi
Arzular çağlayan oldu.
Ve teninin hayali
Odamı dumana boğdu
Sızlanmak ağrımız bizim;
Takatsizim...
Takat-siz-im…
Kayıt Tarihi : 15.3.2007 22:49:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
yağmur cıvıltısının kuşlardan aldığı emanetin ödeneceği güne nun ve ra ile sözlerin birleştiği ana va şaha kalkan damlaların ahına ve hikayesinde ayın şın kaf olanların anladığına ya da anlamadığına; üç harf ile!
Kendi sesinden dinlemiştim daha önce...
TÜM YORUMLAR (1)