Yoruldum boşa kulaç atmaktan,
Bir başıma ve ne yana gideceğimi bilmeden
Ufuk boş, gönül nahoş, biçare ve yalnız..
Bu derya debelendikçe çekti içe
Nereye olduğunu bilmediğim bir hiçe
Hiçten Hiçe, içe içe..
Artık ne bir takati, var nede mecali,
Ümit var mı ola deyin, oda eylesin hayali,
Bir ehli-bahr nasihatidir salındıkça çıkarsın,
Laf dinledikçe dağları aşarsın..
Gelirim bazen buraya gizli gizli,
Çalınır kapılar.. Lakin kilitli.
Sıkıştım ve kaldım söyleyin şimdi,
Ne eylesin bu kapının ürkek bekçisi?
Gelenler doktor deyu girdiler,
Hastayı yerle yeksan ettiler.
Ellerinde bir abı hayat gösterip
Ruhuma bir zehir enjekte ettiler.
Evvel coşar sonra koşar sonrası malum
Ruh ve nefs bırakın artık yakamı
Bırakında yürüsün artık bu beşer
Uçsuz bucaksız dar bir kafeste
Çok dar, dapdar..
Yaz geldi lakin yerler hala kar
Ey Sahibim! Ne olur artık gelde sar !
...
Bilal Görkem DemirKayıt Tarihi : 25.1.2023 22:00:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Kaleminize gönlünüze sağlık.
Her daim esenlikte kalın.
Saygılarımla.
TÜM YORUMLAR (1)