Hiç gitmeyecekmiş gibi,
Hep gidebilirmiş gibi
İki yol varsa önümde;
Birini bile seçmez iken,
Diğerinden geçmez idim.
Gözlerimi bir yumsam sıkıca
Sıktıkça renklense karanlık
Üstüme de yağdırsa tonlarını
Gökkuşağı milyonlarca kez;
Ah o mutluluklar anlık,
Hissin de ömrü soluktan tez.
Rüzgârlarımla titreyen
Kirpiklerimin arasında
Nefes nefese umutlarım,
Dudaklarımda yüzen
Kimsesiz bir salda
Sessizlik
Sonu gelmeyen telaşlarda,
Akreple yelkovan arasında
Kendimi bulmak gibi.
Sensizlik
Bir hikâye vardı,
Hep senin kadardı.
Ne eksik, ne tamdı.
Yolların tozu,
Yılların kozu,
Dolmamıştı gözlerime.
Gerçek miydi acaba gördüklerim?
Görmediklerim miydi bildiklerim?
Sorduğum muydu istediğim?
Söylemediğim miydi dilediğim?
Kimse görmesin diye gizlediğim,
Acıyan, kanayan sitemli tebessümlerim,
Kalbindeki lekeler,
Sensizlikten maskeler,
Olamaz ya tonun.
Aklına her takılan,
Kalbine her bakılan,
Tutarken avucumda
Nefesinin sesini,
Birikti dudaklarımda
Kadehinin izleri.
Ve şimdi ben sana,
Kuru iken topraklarım,
Tohum iken umutlarım,
Bir çukurda yeşerdim.
Soramadım neden...
Uzak iken yakınlarım,
Bir ninniyi bekler gibiyim.
Çocuksu ve uysal
Meraklı ve ürkek
Tüm tezatlar içimde
Huzur kaçak bir tek.
Bir ninniyi hisseder gibiyim.
Şiirleriniz gerçekten çok güzel.Başarılarınızın devamını en içten dileklerimle diliyorum.
Antolojiye hoş geldin Sevgili Arzu... Şiirlerini burada paylaşamaya karar vermene çok sevindim.... Umarım paylaşımlardan mutlu olursun... Her şeyin gönlünce olması dileğimle güzel kızım.... Sevgilerimle....