Çeşm-i sevdâ her zaman gönlüme hâne benim
Onun için bedenim yâre pervâne benim
Fuzûli “Mecnûn” diye fuzuli bir laf etmiş
Kays’a mecnûn denmesin deli-divâne benim.
Şuara-ı arifîn cem edip karar kılsın
Söylediğim her beyit aşka nişâne benim
Her goncanın aşığı, çiçeğin arısı var
Görmez misin ey nâdan gül-i şahâne benim.
Gökten peri beklerken, yerde hûriyi buldum
O günden beri kalbim yâd’a bigâne benim.
Tâbirine gücüm yok, târifinden âcizim
Ârif olan anlasın, kaş-ı kemâne benim
Cemali bedirde yok, nuru güneşe benzer
Misl-i Züleyha güzel, eşsiz efsâne benim
Hazan onunla bahar, zindanlar saray olur
Zinhar uzak durursa yurdum virâne benim.
Zincirlere vursalar, assalar Celâli’yi
Yevm-i kıyamete dek ahd-i yegâne benim
3 Temmuz 2013 Sivas
Celalettin TokmakKayıt Tarihi : 16.7.2013 00:40:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Celalettin Tokmak](https://www.antoloji.com/i/siir/2013/07/16/arz-i-hal-nev-i-gazel.jpg)
Kays’a mecnûn denmesin deli-divâne benim.
Burada bir taşlamadan ya da Fuzûli'ye üstün gelmeden ziyade bir telmih var sanki. İlkinde
şair FUZÛLİ ,ikincisinde fuzuli boş lüzumsuz anlamında kullanılan iki kelime beyte ayrı bir zenginlik katmış. Şairler duygularını yoğun yaşar, bazen de abartırlar.
Fuzuliyi ve gazelleri seven biri olarak bu şiiri çok beğendim.
Kıymetli şair kutlarım sizi. Saygıyla
Arz-ı Hâl - Nev-i Gazel güzeldi tebrik ederim. Yüreğine sağlık...
Bu şiir her ne kadar aruz ile yazılmamışsa da şiirin kokusunu alanlar bilir ki, aruzdaki hemen hemen her şey bu şiirde de var. Bu şiiri ancak çekemeyenler eleştirir. Kem gözle bakan, haset eden, kalplerinde onulmaz hastalık bulanlar edebî yönden eleştirebilir.
Muhakkak şairin malzemesi dil ve hayaldir. Dili olup da hayali olmayanlar sadece yazarlar. Hayali olanlar ise bütün edebi sanatları kullanarak bir edebi şaheser ortaya koymayı başarırlar. Her beyitteki teşbih, mecaz, istiare, kinaye vs. gibi edebi sanatlar ustaca işlenerek alegorik bir dünyanın kapısını aralayıp, başka bir buudun sınırlarını zorlamıştır.
Nev'i Gazel tarzındaki bu güzel eserin her bir beyti sanki birer 'beyit-i berceste' niteliğinde olmuş.
Kalemin zeval bulmasın.
Selâm ve muhabbetle...
'Fuzûli “Mecnûn” diye fuzuli bir laf etmiş
Kays’a mecnûn denmesin deli-divâne benim.'
Şair bu beyitte Fuzuli nin Mecnun diye fuzuli yani gereksiz bir kelime ettiğini söylüyor, ve kendisininde ondan deli divane olduğunu söylüyor. Ben buna pek aldırış etmesem de elbette saygı duyarım ve diyelim ki öyle mecnundan daha mecnun. İşte burada yukarıdaki pazarcı hassasiyetiyle etik bir davranış olarak
'Fuzûli “Mecnûn” diye fuzuli bir laf etmiş' yerine arayıp bulup fuzuli kelimesi yerine daha başka bir kelime bulmak lazımdır. Hem üstelik siz ne kadar deli divane olursanız olun Mecnununda Kaysı nda Fuzulinin de yeri bellidir tarihte. Hem de asırlardır
TÜM YORUMLAR (5)