Artık Kürtçe Ağlamak Serbest
-göz bebeklerinizde koruyun gülüşlerinizi
gülüşlerinize vuranlar
bir gün görür de utanırlar belki-
ilk okumayı saymazsanız eğer
bir boykot dönüşündeydi ilk eylemim
ilk dayağı yemişliğim
başı koparılmış bir güvercin gibi kıvranıp
zorun postallarına düşerken
bilseniz, bir bilseniz nasıl utandığımı
vardık birkaç kafadar, ders kitaplarından çıkıp
elden ele okurken çevrilmiş romanları
bir bilseniz çocuklar ne de hızlı büyürdük
ışığı arayan fidanlar gibi ince
bir bilseniz Lenin’le bile konuştuğumuzu
Che’ye sarıldığımızı Bolivya dağlarında
iki karış boyumuzla devletten devlete
Berlin’de yüzüne tükürdüğümüzde Hitler’in
bilirdik başöğretmenini, bilirdik çocuklar
birçokları gibi arkadaşlarımın
yirmisine kadar yaşarsam derdim
iyi bir direnişçi
Şili’de Kamboçya’da Filistin’de…
ben yaşlarında çocuklar gibi
oysa taş duvar arasında tanımıştık onları
toplasan hepsi bir tuğlaydı yaptığımız
kurşunu yememek için sırtımızdan
el ele taşırdık ülkemizde
bir yapıydı en temel hakkımızla
yaşamak bir insan gibi, yaşamak insanca
nişan almalarına yeterdi
ardı ardına duvarlara kazıdık düşenlerin resmini
yoldaşlarımızdı hepsi, hepsi de sıcak gülüşlü
yıkılmasın diye gülüşleri
yeni adlar takındık adlarımızın önüne
zılgıtlarla uğurlarken birbirimizi
gözlerimize tutunduk çocuklar
sonra başladı dede mirası sürgünler
ayrılıklar, düşüp kalkmalar…
taşlara kazınan renkler, kan kırmızı
inanın ki çocuklar, inanın ki
yaşanmışlıkları yaşarken bir daha
çok azımız kaldı ayakta ve tek parça
çok azımız sizlere ‘rojbaş’ demekte
sizler erken tanıştınız dayakla
taşla toprakla zindanla erken
artık Kürtçe ağlamak serbest
ama gülmek yasaktır hâlâ çocuklar
göz bebeklerinizde koruyun gülüşlerinizi
size kıyanlar cesetlerinizi aldığında
görür de utanırlar belki
Toprak Tutsun Külümü
Ercan CengizKayıt Tarihi : 26.10.2009 21:30:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
artık Kürtçe ağlamak serbest ama gülmek yasaktır hâlâ çocuklar göz bebeklerinizde koruyun gülüşlerinizi sizi vuranlar cesetlerinizi aldığında görür de utanırlar belki
Şili’de Kamboçya’da Filistin’de…
ben yaşlarında çocuklar gibi
oysa taş duvar arasında tanımıştık onları
toplasan hepsi bir tuğlaydı yaptığımız
kurşunu yememek için sırtımızdan
el ele taşırdık ülkemizde ..
kutluyorum yazan güzel yüreği..
namık cem
TÜM YORUMLAR (1)