sen yelkenleri rüzgarla dolu
gidiyorsun pupa yelken bir başka ufka
diz çöküp Poseidon’a yalvardım
çıksın önüne dalgalarla
seni alıp götürmesin gemi
Artemis’e adaklar adadım esmesin rüzgar diye.
bu gidişe bir anlam veremedim
mavi’nin cazibesi mi bu seyr-ü sefer
bilinmez.
beyaz güvertede ufka bakarken sen
dalgalanır saçların Artemis’in ellerinde
geride, Galata da öksüz
köprü altından şıp diye geçiveren çatanalar
boynu bükük, terkedilmiş istimbotlar tersanede
sevdalısını bekler Haliç’in durgun sularında
tüm bunların şahidi yok sanırsın.
ama
bakar tepeden maviliklerine
Haliç’in Piyer Loti dudaklarında adı olmayan bir gülümsemeyle
rüzgar eser, yelken şişer, gemi kalkar
ağır ağır döner Ahırkapı burnunu
düşer iki yanıma ellerim.
yakarırım muhbir korkularla
esme rüzgâr esme
heyhat
inadına esen rüzgâr, telaşla çırpınır yelkende
ben ağlarım
gözlerim avuçlarımdan bakar bana.
3. Ahmet çeşmesinden damlar göz yaşlarım
Sinan bakar bana Süleymaniye’nin minarelerinden
Piyer Loti dudaklarında ince bir İstanbul türküsü
caddelerde dolaşır şairler hikâyeleriyle
ben ağlarım
Piyer Loti ağlar.
karardı deniz Poseidon ağlıyor
Eros’u bekliyor Ahırkapı feneri
Rüzgar esiyor
Yelken şişiyor
Kalkıyor gemi
Hayat diyor bana Artemis
Bu işte hepsi!
Kayıt Tarihi : 19.2.2008 10:14:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
''türkiyede insanlar bir dönem sonra bile matbaa şeytan icadıdır nasıl yakarızın peşindeydiler''
Naci bey...sizde mi inandınız bu saçmalıklara ...üzüldüm doğrusu...:). okumanın ve yazmanın çok çok önemli olduğu bir dönemde,böyle bir düşünce olabileceğini nasıl düşünebilirsiniz..''şeytan icadı''öyle mi?Sizce de o devirdeki insanlar bu düşüncelere mi sahiptiler.?
Yapmayın...bu günlere boşuna gelmedik..!
Benim yazmayı hep ertelediğim bir kitabım var (ki erteleme sebebim de mukaddes kitaplara benziyor oluşu), sevgilİ Hasan Buldu onu okuduğu vakit, uzaklaştığı yere geri dönecektir sanırım..
artemis de elbette... (poseidon'dan gıcık kaptım abi, yaklaşmasın:D taife-i ricaldendir en nihayetinde)
Sevgili arkadaşlar,
İnsan beyni, uzay gibi sonsuzdur. Bugüne kadar hiçbir ilim adamı çözememiştir ve çözemiyecektir de. Ne zaman uzayın sırları çözülürse, belki insan beyni de çözülebilir.
Sonuç itibariyle benim görüşüme göre, kainatı yaratan yüce bir varlık var. Ama, masum insanlara, namaz kılmadın,apdest almadın, oruç tutmadın diye cezalandıracağını sanmıyorum.Yüce Allah her işini bıraktı da bu masum insanları cezalandırmak için miuğraşıyor? Böyle birşey mantıkla bağdaşmaz.Kimse öz evladını ufak kusurlarılyla büyük cezayla cezalandırmaz. Tanrı da bizim sahibimiz...
Bu yazı böylece uzar gider.
Sevgi ve saygılarımla.
TÜM YORUMLAR (34)