Arsız tezler Şiiri - Yorumlar

KISACASI; İKLİM,DENİZ,TOPRAK VE JEOPOLİTİK OLARAK DÜNYA COĞRAFYASININ EN GÜZEL YERİNDE YER ALAN CENNET VATANIMIZDA BİZİM İNSANIMIZ BUGÜN HAK ETMEDİĞİ CEHENNEM HAYATI YAŞAMAKTADIR… GEÇENLERDE YAYINLANAN BİR ARAŞTIRMADA DÜNYANIN EN HUZURLU ÜLKESİ NORVEÇ VE DİĞER İSKANDİNAV ÜLKELERİYMİŞ…VE TÜRKİYE DÜNYANIN EN HUZURSUZ İNSANLARININ YAŞADIĞI DÜNYANIN 5.SIRADA YER ALAN ÜLKESİYMİŞ…DAHA FAZLA SÖZE GEREK VAR MIDIR ACABA SAYGIDEĞER DOSTLARIM? ...SAYGILARIMLA..

bu sözlere ve şiire şairimin duygularına tamamen katılıyorum......evet türkiyemi ne hale getirdiler ..ülkem insanı maleseh haketmediği yerde.....kutluyorum bilge kaleminizi.....10 ÜSTÜ 10
MÜZEYYEN BAŞKIR

Sonra bir gün
seni ve hayatı hatırladım
ivme kazanmış varlığımın sebebiyle,
ben gündelik çelişkiler içinden çıkıp geldim
durulanmış yeni sözlerle
işte huzurundayım ey aşk
muhasebesi yapılmış
özümün şerefiyle. ....' çok beğendim hele finali....tebrikler yüreğe: )) '

Ah bu arsız tezler daima engel olarak çıkar karşımıza ama engeller aşılmak içindir. Dilerim kaleminiz daim olsun. Selamlar.

Selam gönül dostu,

Bu millet yücedir,kendine güvenir
Dönen entrikaları görür ve bilir
Zamanı gelince de dersini verir
Gücümüzü bütün dünya öğrenir

Damladıkça parıldayan değerli kaleminizi yürekten kutluyor, ışıltısının ömrünüce hiç sönmemesi dileğiyle saygılar sunuyorum.Tebrikler...

Emeğinize, yüreğinize sağlık.
Sevgiyle.

Bir çığlıktır şiiriniz vatanın toprağında fark etmeden yaşayıp gündelik hayatın gel gitlerinde boğulmuş milletimize.Neler kaybediyoruz oysa farkına varmadan değerlerimiz, kültürümüz,yaşama felsefemiz ,bağımsızlığımız ekonomimiz...Bu sadece bugünü değil gelecek kuşağında kaderi olacak bu devran böyle dönerse..

Yaşamın kısa ve öz anlatımı... Kalemin ve yüreğin dert görmesin... Sevgilerimle...

Güzel ülkemizi kurtlar sofrasında ağız sulandıran tüm yanlarıyla bizler görüyoruz da kimlerin göremediğini ve altın tepsilerde sunduğunu haykırıp cezalandıramıyoruz. Yıllardır tarihde önemli yere sahip canımız vatanımızı karış karış satan, milli değerlerimizi bir bir yıkan, kültürümüzü yozlaştırmaya çalışanlara bir Osmanlı tokatı gerekiyor da herkes diğerinden bekliyor. Ne yazık, çok yazık...
Duyarlı yüreğinizin sesine selam olsun...

Ülkenin mayası batıyı taklit etmek üzerine atıldı. Sorgusuz sualsiz. düşünülesi mantıktan uzak girişimlerle batı değerleri, uygun mu / değil mi denmeden tercüme edildi ülkemde.

İnsanlar bir günde, kılık kıyafet değiştirmekle modernleşiverdiler.

Ellerinde içki bardakları, dillerinde çağdaşız söylemleri, sırtları halklarına dönük, gülücükleri yağcılıkla batıya dönük figürler çizdiler.

Batı onları ittikçe, onlar batının kapısında beklediler. Ayrılmadılar.

Çatışma, birileinin çıkıp ben kimim / biz kimiz sorularının ardından kendini gösterdi.

Bir tarafta ben olmak istemeyip batılı olmak isteyenler vardı.

Diğer tarafta ben olmak isteyenler...

Bir tarafta batılı olmayı, başkası olmayı, akılcılık, çağdaşlık, modernlik olarak görenler vardı.

Diğer tarafta kendisi olması düzgün bir kimlik, kişilik olarak görenler.

Benim ülkem, fransız şapkasını kabul etmediği için topa tutulan şehrin hikayesi unutmadı.

Benim ülkem, çarşafına el uzatan fransız askerine attı tokatla kurtuluşu başlatan şehrin hikayesini unutmadı.

Benim ülkem yabancılardan çok, kadınımızın, insanımızın şahsiyetleriyle oynayarak, ortaya kimliğini, şahsiyetini dökenlerin hikayeleri ile büyüyor.

Bir gün tarihler 200 yıllık ihanetin tarihini yazacak.

Kutluyorum sizi. güncel sorunlara değinmişsiniz