Âşık Keremi bilmeyenimiz yoktur. Kerem önde arkasında arkadaşı Sofi yoluna devam ederken, Sofi seslenir Kereme. Kerem hele bir dur, Kerem durur sofi der ki, arkadan gelirken iyi düşündüm, senin deli benimde zır zır deli olduğumu. Kerem der kardeş bu nerden icap etti, şimdiye kadar biz deli değildik şimdi nasıl oldu. Sofi konuşmasını sürdürür der ki, sen bir beyin oğlusun yakışıklısın zenginsin kimin kızını istedin de vermediler bir keşişin kızına dünyayı dolaşıyorsun, hele diyelim senin bir gerekçen var, sen bir kıza dolaşıyorsun ya benim neyim var ki, peşinden dolaşıyorum. Kerem bir ah çeker şu cevabı veriri. Sofi kardeş can damarıma dokundun, böyle durumlarda dil söylemez tel söyler. Görelim ne söyledi.
Çıktım çıkalı gence’den
Kurtulmadım işkenceden
Dudağı bal bel inceden
Ben geçerim gönül geçmez…..Aşık Kerem
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman