Hangi rüzgar eğdi dalın kırıldı,
Gözün çeşme, suya döndün arkadaş,
Gönül yüklerinden dizin yoruldu,
Hangi yoldan yaya döndün arkadaş.
Sadakat azıktır mutlak bu yolda,
Takvamız nevale su gibi çölde,
Kentler mi yakıldı sizin bu ilde,
Neden ıssız köye döndün arkadaş.
Dostlara ayrılan gönül tahtımız,
Kararmaya mı başladı bahtımız.
Azrail mi müjdeledi mevtimiz
Garip ıssız koya döndün arkadaş.
İtretin hüznünü taşırsın hala,
Her gün ruhunda kurulur Kerbela,
Hubbu Al-i Beyte oldun mübtela,
Hüznü barı neye döndün arkadaş.
Manasız sözlere gönlün tok mudur,
Dostluktan bihaber dostun çok mudur,
Yalnızlıktan başka dostun yok mudur,
Gurbet ele niye döndün arkadaş.
Ebu Turabın gönlünde nar oldun,
Tahir itretine her dem yar oldun,
Zannetme ki onlara ağyar oldun,
Çileden ne diye döndün arkadaş.
Bu yol kaçış değil ölüm yoludur,
Bu yolun meyvesi gamla doludur,
Bu yolda ölende Allah kuludur,
Okken neden yaya döndün arkadaş.
Kayıt Tarihi : 28.5.2007 13:07:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Kurbanlık koyunları kasaba gitmekten alıkoyarken bana toslamalarından dolayı oluşan hüznümün ifadesidir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!