Arif Vahdet Osmanoğlu Şiirleri - Şair Ar ...

0

TAKİPÇİ

Arif Vahdet Osmanoğlu, hayatına gözlerini açtığında bir küçük darı ambarında bir biri ardına peşi sıra koşan tavukları görmüş, horozun varlığının olmadığı bir darı ambarının tavukların cenneti olabileceği görüşünü benimsemiştir. Bu görüş üzerine şiirlerini daha bebekken şekillendiren şair, ilk şiiri Aç Tavukla Berduş Kaval, post modern bir düşünce akımında yazılan ve dünya devletlerinin kaotik yeni dünya düzeni içerisindeki buhranlarını ütopik bir şekilde ele alan ilk ve tek şiirdir. Şair o şiirinden beri kendini hiç geliştirememiş olduğu eleşt ...

Arif Vahdet Osmanoğlu

Neden ben dedim, anlatsana biraz
Gündüzlerini ilmik ilmik ördüğüm
Kış soluduğum, bahar rüzgarı
Bir alev topuna döner tan yeri
Düşer uzak dünyaların bağrına birden
Ben, dünyasına ağlarını ördüğüm

Devamını Oku
Arif Vahdet Osmanoğlu

İhsanım kola biteli kıvrım kıvrım kokar ya
Bir yanda kokan benim öbür yanda batarya
Arif bozar hep orucunu, kaçamak kaçamak
Benim bayram sabahım, karakolda tutanak.
Her şey kokar; ter, yorgan, balçık, korsan ve mazot
Oluklar çift, birinden su akar, birinden gazoz

Devamını Oku
Arif Vahdet Osmanoğlu

Uruguay bana Paraguay gibi gelir...
Çamurdan kaldırımlarında beş kuruş ararsın hani
Biraz da düşünerek yürürken ayağını çukura kaptıran ve yerlerde yuvarlanan serserileri
Belki Jamaika'dan gelen seslerin al yanaklı, kızıl saçlı ve börek açan kızları
Bir sela duyulur bugün Uruguay semalarında uçan kuşun tez vakitte cenazesi kalkacak eniştesinden
Hala altında 63 model Chevrolet'inin deposu doludur, yatar bir köşede

Devamını Oku
Arif Vahdet Osmanoğlu

Eritre’yi vurdular
Minik minik şurdalar
Tur attım bir on kere
Milis kuvvet tankere
Geçer miydi sokaktan
Simit sattı şakaktan

Devamını Oku
Arif Vahdet Osmanoğlu

Sarıldığı gibi değildir, insanın kervan
Vakar bir güçlükle doğrulduna say
Soğuk bir cezvede demlenirken yıllar
Son bulur dalgan
Rahminde kurban
Dolu bir tabanca, belinde

Devamını Oku
Arif Vahdet Osmanoğlu

Şuradan sarkan ordunun paravan kumandanı
Sırat köprüsünde sence Fırat nehri var mı?
Litre litre içtim bugün haşhaşı ve gönyeyi
Lakırdıyla gelir birden tez elin barkodları!

Salıntıyla devrilip, kalıntıyla gömüldüm

Devamını Oku
Arif Vahdet Osmanoğlu

Bugün zillet içinde derbederdi içtima
Soluk bir sükuttu da, tutuklandı garabet
Söndü ateş ve yıldız; karla kaplı dilruba
Güneş yaktı gölgeni, susuz kaldı bu lanet.

Meşakkatte yılmadık, cüda vardı sonunda

Devamını Oku
Arif Vahdet Osmanoğlu

Güneşe el ense çekeli çok oldu...
Siyah ile beyaz arasında devasa bir yumru.
Ah gündüzlerde felahı şaşmış denge
Yürüdüğün yol, arkanda bıraktığın iz
Yalın bir hatıra, bir nefes, sessiz ve sahipsiz
Bir gelin arabasında uluyan kurt

Devamını Oku
Arif Vahdet Osmanoğlu

Kubbede yedi atlı, yedi köyün ensesinde
Sükunette güneşleri, sönmüş olmalı.
Geceye dökülen bir avuç katran mertebesinde
Saniyeler asırlara dönmüş olmalı.

Sol yanında yedi bıçak darbesiyle irkilen

Devamını Oku