Arif'e tarif
Akasya caddesinde küçük bir terzi dükkanımız vardı. Eevet küçük, iİçinde nice umutlarımızın kol gezdiği, nice sevgilerimizin destan döndüğü ve bence bu gün varlığımızın nedeni sevdalarımız vardı. Emeğimiz çığ gibi büyürdü orda. Beyler ve bayanları şık kılmak için çok sebat gösterirdik.
Birgün, dükkandan içeri siyah takım elbiseli çok şık koltuğunda kitapları bir delikanlı girdi. Yüzünde geleceğe bakan bir ifade vardı. Gömleğinin düğmesi kopmuş dikilecekmiş onu söyledi... Ayak üstü düğmesini dikerken üç beş laf ettik...
Dönülmez akşamın ufkundayız.Vakit çok geç;
Bu son fasıldır ey ömrüm nasıl geçersen geç!
Cihana bir daha gelmek hayal edilse bile,
Avunmak istemeyiz öyle bir teselliyle.
Geniş kanatları boşlukta simsiyah açılan
Ve arkasında güneş doğmayan büyük kapıdan
Devamını Oku
Bu son fasıldır ey ömrüm nasıl geçersen geç!
Cihana bir daha gelmek hayal edilse bile,
Avunmak istemeyiz öyle bir teselliyle.
Geniş kanatları boşlukta simsiyah açılan
Ve arkasında güneş doğmayan büyük kapıdan