Arif Atılgan, Türk halk müziği sanatçısı ve ozanıdır. 1983 yılında Adana'da doğmuştur. Türk halk müziği ve Türk dünyası kültürünü güçlü bir şekilde temsil eden Atılgan, özellikle milli duygulara sahip, coşkulu ve anlamlı sözleriyle tanınır. Hem söz yazarı hem de besteci olarak eserler veren Atılgan, şarkılarında toplumsal olaylara, Türk milletinin değerlerine, vatan sevgisine ve özgürlüğe büyük bir yer verir.
Sanatçı, hem geleneksel Türk halk müziğini hem de modern unsurları birleştirerek kendine özgü bir tarz oluşturmuştur. Şarkılarında bazen aşkı, bazen de sosyal ve politik meseleleri işler.Arif Atılgan, özellikle Doğu Türkistan, Kerkük ve diğer Türk dünyası bölgeleri ile ilgili duygu yüklü eserler ortaya koymuş, bu eserlerle Türk milletinin birliğini ve direncini dile getirmiştir.
Müzikal kariyerinin yanı sıra, Arif Atılgan aynı zamanda şiir ve deyiş türünde de eserler vermiştir. Şiirlerinde halk edebiyatının geleneksel unsurlarını kullanarak, milliyetçi ve manevi değerleri güçlü bir şekilde savunur.
Türk halk müziği sahnesinde güçlü bir sesi ve derin bir anlam dünyasıyla önemli bir yer edinmiştir.Arif Atılgan, müziği ve sözleriyle Türk halkının ve Türk dünyasının sesi olmayı başarmıştır.
Türk milletinin ortak hafızasında derin izler bırakan ozanlar, yalnızca şair ve müzisyen kimlikleriyle değil, aynı zamanda halkın sesi, vicdanı ve yüreği oluşlarıyla da unutulmazdır. İşte bu büyük mirası devralanlardan biri de Arif Atılgan’dır.
Arif Atılgan, sanatıyla, duruşuyla ve millî şuuruyla adeta bir kültür sancaktarıdır. Adana Şehir Tiyatrosu ve Konservatuvarı'nda aktif olarak görev alarak, sanatın hem icracısı hem de öğreticisi kimliğiyle ön plana çıkmaktadır. Usta bir saz icracısı olarak, tellerdeki sesiyle yalnızca melodileri değil, Türk’ün ruhunu da titreten bir sanatçıdır.
Sanatın en güçlü kollarından biri olan tiyatro müziği alanında da eserler vermiş, sahnelenen pek çok oyuna ruh katan besteler yapmıştır. Onun ezgileri, sahnenin derinliklerinde yankılanan duyguların en saf halini yansıtarak, izleyicilere unutulmaz anlar yaşatmıştır. Tiyatro müziğinde geleneksel Türk motifleriyle çağdaş teknikleri birleştirerek kendine özgü bir üslup yaratmış, eserleriyle sahne sanatlarına katkıda bulunmuştur.
Fakat Arif Atılgan’ı diğer sanatçılardan ayıran en önemli yönlerinden biri, onun sarsılmaz milliyetçi ve Türkçü kimliğidir. O, yalnızca sazıyla değil, sözüyle de bir dava adamıdır. Türk milletinin tarihine, kültürüne ve bağımsızlığına duyduğu derin bağlılık, eserlerinde açıkça görülmektedir. Onun müziği, sadece kulağa hitap eden bir melodi değil, aynı zamanda yüreklere işleyen bir çağrıdır. Her bir bestesinde, her bir dizesinde, Türk’ün derdiyle dertlenen, sevinciyle sevinen bir ozanın sesi yankılanır.
Sazının telleri, Türk’ün kahramanlık destanlarını anlatırken; sesi, vatan aşkını, bayrak sevdasını, bağımsızlık tutkusunu haykırmaktadır. Yaptığı müziklerde, halk müziğinin köklerini koruyarak modern dokunuşlarla geleceğe taşımakta, adeta zamanlar ötesi bir köprü inşa etmektedir. O, sanatıyla geçmişin mirasını yaşatırken, geleceğe de güçlü bir şekilde seslenmektedir.
Arif Atılgan’ın sanatı, yalnızca bir sanat icrası değil, aynı zamanda bir dava adamının mücadelesidir. Onun sazından dökülen nağmeler, bir milletin var olma çabasının tınısıdır. Sözleri, yalnızca bir ozanın kaleminden dökülen mısralar değil, bir milletin ruhunu ifade eden vecizeler gibidir. O, Türk’ün sesi, millî ruhun yankısı, sanatın sarsılmaz kalesidir.
Bugün ve yarın, onun eserleri, Türk milletinin hafızasında yankılanmaya, genç nesillere ilham olmaya devam edecektir. Çünkü Ozan Arif Atılgan, yalnızca bir sanatçı değil, bir milletin ruhunu sazıyla ve sözüyle yaşatan dava adamıdır.
yumuşakbaşlı rüzgarların kanatlarında bir yer bul bana
suyun ışıltılı sesleri aksın bir yanımızdan,
bir yanımızı defneler sarsın...
demir kollarının yumuşaklığında uyanayım sabahları
zeytin ağacının gözlerinde büyürken bir çekirdek
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!