Arhaveli İsmail'in Hikayesi

Nazım Hikmet Ran
273

ŞİİR


2129

TAKİPÇİ

Arhaveli İsmail'in Hikayesi

Ateşi ve ihaneti gördük.

Düşman ordusu yine başladı yürümeğe.
Akhisar, Karacabey,
Bursa ve Bursa'nın doğusunda Aksu,
çarpışarak çekildik...
920'nin
29 Ağustos'u:
Uşak düştü.
Yaralı
ve dehşetli kızgın
fakat toprağımızdan emin,
Dumlupınar sırtlarındayız.
Nazilli düştü.

Ateşi ve ihaneti gördük.
Dayandık
dayanmaktayız.

1920 Şubat, Nisan, Mayıs,
Bolu, Düzce, Geyve, Adapazarı:
İçimizde Hilâfet Ordusu,
Anzavur isyanları.
Ve aynı sıradan,
3 Ekim Konya.
Sabah.
500 asker kaçağı ve yeşil bayrağıyla Delibaş
girdi şehre.
Alaeddin tepesinde üç gün üç gece hüküm sürdüler.
Ve Manavgat istikametlerinde kaçıp
ölümlerine giderken
terkilerinde kesilmiş kafalar götürdüler.

Ve 29 Aralık Kütahya:
4 top
ve 1800 atlı bir ihanet
yani Çerkez Ethem,
bir gece vakti
kilim ve halı yüklü katırları,
koyun ve sığır sürülerini önüne katıp
düşmana geçti.
Yürekleri karanlık,
kemerleri ve kamçıları gümüşlüydü,
atları ve kendileri semizdiler...

Ateşi ve ihaneti gördük.
Ruhumuz fırtınalı, etimiz mütehammil.
Sevgisiz ve ihtirassız çıplak devler değil,
inanılmaz zaafları, korkunç kuvvetleriyle,
silâhları ve beygirleriyle insanlardı dayanan.
Beygirler çirkindiler,
bakımsızdılar,
hasta bir fundalıktan yüksek değillerdi.
Fakat bozkırda kişneyip köpürmeden
sabırlı ve doludizgin koşmasını biliyorlardı.
İnsanlar uzun asker kaputluydu,
yalnayaktı insanlar.
İnsanların başında kalpak,
yüreklerinde keder,
yüreklerinde müthiş bir ümit vardı.
İnsanlar devrilmişti, kedersiz ve ümitsizdiler.
İnsanlar, etlerinde kurşun yaralarıyla
köy odalarında unutulmuştular.
Ve orda sargı,
deri
ve asker postalları halinde
yan yana, sırtüstü yatıyorlardı.
Koparılmış gibiydi parmakları saplandığı yerden
eğrilip bükülmüştü
ve avuçlarında toprak ve kan vardı.

Ve asker k
..........
..........

Nazım Hikmet Ran
Kayıt Tarihi : 28.11.2002 13:31:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Enes Çubukçu
    Enes Çubukçu

    kanayan elleriyle ismail ne çarpıcı bir kalem değil mi bu Nazım Hikmet ne güzel tahlil yapmış

    Cevap Yaz
  • Kzl Gzgn
    Kzl Gzgn

    İNSANLARI ANLAMAKTA ZORLUK ÇEKENLER VAR TABİKİ
    ÖLDÜKTEN SONRA KİYMET VERMEK DEĞİL YAŞARKEN BİLMEK GEREKİR.

    Cevap Yaz
  • Kzl Gzgn
    Kzl Gzgn

    İNSANLARI ANLAMAKTA ZORLUK ÇEKENLER VAR TABİKİ
    ÖLDÜKTEN SONRA KİYMET VERMEK DEĞİL YAŞARKEN BİLMEK GEREKİR.

    Cevap Yaz
  • Hatice Semiz
    Hatice Semiz

    sadece karadenizi diil bütün bölgeleri okadar güzel betimlemiş ki kuvayi milliye kitabında nasıl olurda böyle bir muhteşemliğe vatan haini yakıştırması yapılmış, insanın içi acır bunu yaparken.hiç utanmamışız.....

    Cevap Yaz
  • Hüseyin Gezer
    Hüseyin Gezer

    Şiiri okuduğum için mutluyum.

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (20)

Nazım Hikmet Ran