Ardahan’dan dümdüz yola çıkarsın
Büyük, küçük Cincorop’u geçersin
Kirman, Bağdat derken varıp, seversin
Burası Ardahan Tepeler Köyü
Eskiden Konk idi şimdi Tepeler
Yolun kenarına uzayıp, gider
Kalplerinde aşk işaretiyle doğar kimileri... Yeryüzüne gönül indiremez onlar... Hayatı ve insanları anlarlar,hayata ve insanlara merhamet duyarlar,ama hayatın ve onun içindeki insanların yaşadıkları gibi yaşamazlar.
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Devamını Oku
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Yürekden tebrikler kardeşim.
bu güzel çalışmayla Ardahan'ın Tepeler köyünde bizlere yaptırdığın bu gönül seyahati için teşekkürler.
15. Tam puanıda ben veriyor saygı ve sevgilerimi yolluyorum....
Saygı değer hemşerim köyünüzü o kadar çok güzel anlatmışsınızki ,bir Ardahanlı olarak büyük gurur duydum.Ağzınıza,yüreğinize,usta kaleminize sağlık.Ardahandan tam puanla birlikte selam ve saygılarımı gönderiyorum.Mahperi KOÇ
Değerli Üstadım..
Aynı yörenin insanı olduğum için inan şiirini
okurken kendimi kendi köyümde buldum..
Bir köyün bu kadar muhteşem şiirleştirilmesi
muhteşem bir edebi eser...Seni ve şiiirini kutlarım...
TEBRİKLER..
Muhteşemdi güzeldi yöremizi en güzel anlatan bir
ebedi eserdi..Teşekkürler vede tam puan..
Selam ve muhabbetlerimle..Allaha emanet ol....yunus karaçöp
Hemşerim ne mükemmel olmuş vallahi,çok güzel anlatmışsın,Yörelerin ve mevkilerin isminin kendi şivenle zikredilmesi ayrı bir güzellik kazandırmış şiire,
Kalemin daim olsun,yolun aydınlık olsun ,Ömrün uzun olsun
Yöresel anlatımın içtenlikle çok anlamlı.Ama sanat ve düşünce hepimizin.Yüreğine sağlık.
Ardahan Tepeler Köyünde doğan ve aynı köyde büyüyen bir kişi olarak,yaşadıklarımı ,gördüklerimi kısacası hayatımın baharını bana tekrar yaşatan yeğenim Recai'in bu şiirini kültürümüzün yaşatılmasına yönelik bir sanat eseri olarak kabul ve takdir ediyorum
İtiraf etmeliyim ki, bu kadar etkili ve bu kadar güzel bir anlatım biçimine daha önce çok rastlamadım.Gönül dolusu tebrikediyorum.İnanın okuyup bıraktığım halde kafam hala Ardahan'ın Tepeler köyünde.Tam puan diyorum haddim olmayarak.İstanbul' a nazik davetinize çok teşekkür ediyorum.1965-1970 arası İstanbul' da okurken olta alacak param yoktu öğrenemedim.Şimdi gemi alacak param var ama nefesim tükendi.Sağlık ve mutluluk dolu nice yıllar diliyorum.Halil Şakir Taşçıoğlu
Yolumuz düşmesede, görmüş gibi olduk. Harika bir anlatım ve sadelik var şiirde...
kutlarım..
köyünüzde gezdim kara lastikler ayagımda kutlarım saygılarımla
Kardeşimin Muhteşem bir destan ile dönüşü... Kudretli kalem tasvir sanatının şiirdeki yansımasına harika bir örnekle katkıda bulunmuş. Başarısının devamını diliyorum
Sevgili Kardeşim: Recai Mert
Beğenerek ve saygı duyarak okuduğum bir şiir olmuş. Şiir etkili bir söylem biçimini yakalamış.Bu şiirinize ustalıkla yön verişinizi, duygu ve düşünceyi mısralarınıza kusursuz bir şekilde aktarışınızı tebrik ediyor başarınızın devamını diliyorum.
Her şey sizin ve sevdiklerinizin gönlüne göre olması dileklerim ile birlikte Şiirin hakkı olan: Dokuzuncu Tam Puanı Tekirdağ'dan sunuyorum. Lütfen kabul buyurunuz.
Sevgi ve saygılarımla.
Dr. İrfan Yılmaz. -Tekirdağ.
Bu şiir ile ilgili 60 tane yorum bulunmakta