Kaç günah işleyip kaç tövbe bozdum
Bilmem ki nerdedir şarap mahzenin
Kendimi bilmeden esirin oldum
Gücüm olsa kıtmirin olurum senin
Ürküp de kaçar ya bir tavşan dağa
Avcısı umarsız kurşun savurur
Yüreğimde öyle kopar fırtına
Gelir de düşen kirpiğin beni bulur
Bilirim kaçışım yok dardayım
Sen avcısın vurmak senin hünerin
Görmesen de her yanında buradayım
Kirpiğin şem, pervanenim dönerim
Rahlelerde ders olur okutulursun
İlmime irfanıma güvenemem ki
Kabrimde muhakkak sualim sorulursun
Sensiz zaten cennete ben giremem ki
Ahdimin başında gizlenen esrar
Dilim ucunda bilinmeyen sır
Çözülse muhakkak dünyayı sarar
Çözemese kahinleri yakılsın Mısır
Nerdesin ey sevgili gizli şehrin nerdedir
Gulyabani bekçisi durur kapılarında
Sensizlikle sen olma sırrı inan bendedir
Kirpiğinin düştüğü yere bakıp da kanma
Ufkun battığı yerde ölüler mi dirilir
Bir serçe parmağının masumiyeti
Güneş battığı yerden gelmelidir
Bu olsa ancak sensizlik alameti
Raks eder de yıldızlar adın anılınca
Vecd ile kayarlar tutamaz gök onları
Aşığının gönlüne hayalin sarılınca
Tebdil eder mekanlar göremezsin onları
Neredesin ey sevgili nerede gizli şehrin
Bırakma beni böyle mahzun gecelerinle
Yırtılsın perde artık açılsın pencereler
Küfrün batağında, bırakma beni böyle…
Kayıt Tarihi : 22.7.2012 02:39:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!