özler miydi insan
bilmediği birini
özlüyordu işte çocuk
hiç görmediği bir gölgeyi.....
görmemişti hiç gözlerini
aşkın renginde olmalıydı.
saçlarını seyretmemişti uçuşurken ayaz esen rüzgarla
özgürlüğe rota vurmuş
bir geminin yelkeni gibi olmalıydı
yorgun
umutlu
dertli
darmadağın........
nasıl güler
sevinirken nasıl bir bahar dirilirdi yüzünde
ağladığında dicle kurur
fırat mı coşardı
yoksa asur mu yıkılırdı küstüğünde
bilmiyordu.....
peki nasıldı teni
çekiyor muydu insanı
ateşin pervaneyi kucaklaması gibi
ölümcül.................................
çocuk izlerini arıyordu
yetim kalmış bir cehennemde.
nerede yürümüş
hangi çıplak yamaçta oturmuştu
hangi hüzünleri
hangi manifaturacıdan giyinmişti..
bilican'ı her gördüğünde
saçlarına ilk kar yağdığında
-ki en az altı ay kalkmayacaktı
nasıl bir yalnızlığa gömülmüştü....
toprak damlı
talan yazılı köylerin ortasında
hangi hazan sarısı acıları takmıştı saçlarına..
ruhunun hangi çatlağından sızmıştı
o zamansız ikindi yağmurları? .....
ve ardı sıra uzanan soruların peşinde çocuk
çorak bir susuzluğa gömülüyordu
sesini her duyduğunda kızın......
25.09.2005
Mehdi KorkmazKayıt Tarihi : 28.11.2006 21:44:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
dicle gibi
fırat gibi almış başını akmış gitmiş şiir...tebrikler
saygılar
anlatım çok güzel
hikaye daha da güzel
bir tarafımızdan kopmuş sanki
kalemine bereket kardeşim...
çok beğendim
saygılar
TÜM YORUMLAR (4)