Son yüzyılımızın en bahtsız ve de en acı çeken,en çok zulüm gören milleti Filistinli, her tarafı aynı kandan,aynı candan,aynı soydan olan arap ülkeleriyle çevrili, ne acıdır ki kaderine terk edilmiş olan bu halk için hiç bir arap devleti kılını kıpırdatmıyor.
Kendi içlerinde meydana gelen bu sorunu ABD ye ve AB ye havale etmiş durumdalar.Tabiki ABD ve AB nin yüz yılın birinci yarısında destekliyerek bir çıbanbaşı olarak kurdurulan İsrail devleti hem bütün Ortadoğuya dolayısıyla da dünyaya meydan okurcasına bu halk üzerinde zulmünü devam ettirmektedir.
Osmanlıdan yüklü miktarlarda para karşılığı istenen bu topraklar o zaman Vatanın bir karış toprağı bile satılamaz düsturuyla reddedilmişti.
Ama gelgörki Osmanlının yıkılışından sonra İsrail devleti kurulduğu toprakları parça parça satın alarak nihayet 1947 de ABD ve o zamanın Avrupa ülkelerinin yardımlarıyla kurularak devletini ilan etti.Ve o gün bu gündür çevresindeki her ülkeyle barışık olmayan,israil saldırganlığına devam etmektedir.Çözümü zor olan bir ortadoğu sorunu İsrail devleti kurulduktan sonra çözümsüz bir noktaya gelivermiştir.
Bu günkü durum ise geçmişteki durumlardan bir farkı yok yine ezilen zulüm gören bir halk, Filistin halkı ve etrafında ise değmeyin keyfime havasında olan kardeş arap devletleri. Bu devletlerdeki halk topluluklarından azda olsa protesto sesleri çıkıyor hepsi bu kadar,ne yazıkki İsraile karşı devlet politikası olarak hiçbir devletten ses çıkmıyor. Filistin'i sanki bir tampon bölge olarak görüyor bu ülkeler, ve onlarda bu tampon bölgenin ardına sığınarak yaşamlarını nemelazımcılıkla sürdürmeya çalışıyorlar.
Yoksa arap ülkeleri yine ebabil kuşlarınımı bekliyorlar, onun içinmi yan gelip yatmaktalar ve de kendilerini güvende hissedercesine aymazlık içindeler.
İslamdan önce vuku bulan vakıaya göre fillerle donatılmış Ebrehenin ordusu Kabeyi yıkmak için yola çıkmış ve nihayet Mekke yakınlarına kadar gelmişlerdir bu olay Peygamberimiz Hz Muhammedin doğum tarihi günlerine denk gelmektedir. kenti ablukaya alan Ebrehe öncelikle kentin dışındaki Mekkelilere ait deve sürülerini yağmalatır bunların içinde Mekkenin zengin ve ileri gelenlerinden Abdülmuttalib'inde İkiyüz devesi vardır, bunu haber alan Abdülmuttalib adamlarıyla birlikte Ebrehenin karargahına gider develerini ister, fakat bu duruma Ebrehe gülerek şöyle der '' Ben senin şehrini muhasara etmişim yakında şehre girip o Kabenizi yerle bir edeceyim sen bunları düşünmüyor, develerini düşünüyorsun ve onları benden geri istiyorsun''.
Tamamını Oku
Birak filistinde katliam yapan fa$ist israil amcalarinizi,Kurtleri katleden turk irkçi fa$istlere bir goz atalim hep beraber.Kimdir vurdurtur birbirine,nedeni nedir,neden inkàr eder halklari.
Son yüzyılımızın en bahtsız ve de en acı çeken,en çok zulüm gören milleti Filistinli, her tarafı aynı kandan,aynı candan,aynı soydan olan arap ülkeleriyle çevrili, ne acıdırki kaderine terk edilmiş olan bu halk için hiç bir arap devleti kılını kıpırdatmıyor.
Kendi içlerinde meydana gelen bu sorunu ABD ye ve AB ye havale etmiş durumdalar.Tabiki ABD ve AB nin yüz yılın birinci yarısında destekliyerek bir çıbanbaşı olarak kurdurulan İsrail devleti hem bütün Ortadoğuya dolayısıylada dünyaya meydan okurcasına bu halk üzerinde zulmünü devam ettirmektedir.
Osmanlıdan yüklü miktarlarda para karşılığı istenen bu topraklar o zaman Vatanın bir karış toprağı bile satılamaz düsturuyla reddedilmişti.
Ama gelgörki Osmanlının yıkılışından sonra İsrail devleti kurulduğu toprakları parça parça satın alarak nihayet 1947 de ABD ve o zamanın Avrupa ülkelerinin yardımlarıyla kurularak devletini ilan etti.Ve o gün bu gündür çevresindeki her ülkeyle barışık olmayan,israil saldırganlığına devam etmektedir.Çözümü zor olan bir ortadoğu sorunu İsrail devleti kurulduktan sonra çözümsüz bir noktaya gelivermiştir.
KONU KENDİ İÇİNDE ARAPLAR KENDİNİ PETROLUN PAHİTATINA SUNMUŞLAR KRALLIK BU ATAM BU ANLAMDA ARAPLARI KESTİ ATTIYA LAİK TÜRKİYE CUMHURİYETİNİN GERÇEK ZAFERİDE BUDUR .HARİKA BİR KONU ÇALIŞMASI BİLGİLEİNİZ İÇİN PAYLAŞIMIZNIZ İÇİN TEŞEKKÜRLER...
YÜREĞİNE SAĞLIK..MİTHAT ÇÖPÜR..
Arap Ülkeleri Filistin ve İsrail (Düz Yazı) ' Şiiri Hakkında
' Kabus gibi günleri yaşıyor yıllardır Filistin..Ve o kabus gibi günler Ülkem için uzak görünmüyor..Babalar gibi satılıyor heryer..Şemdinlide mayınlı arazileri temizleme karşılığı..Büyük Ortadoğu Projesi (BOP) adı altında..israile devrediliyor topraklarımız,ordaki halk ekip dikebilsin aldatmacası altında..(((Filistin başka arap ülkelerine benzemiyordu..Filistin Kurtuluş Ordusu vardı..halkıyla bütünleşmiş..tek silahları sapan taşı olan birde imanları..Geçmişte Cumhuriyetle.laik bir şekilde yönetilen Filistine bu yüzden destek verilmiyor.. Şimdilerde meydan hamasa kaldı ama..o ruh hala vardır umarım..Diğerleri krallık.şatafat içinde yüzen araplar bu kötü örneği elbet desteklemiyecekler..Niye şaşırıyoruz ki.. İslamı sadece kendilerini zenginliklerini kat ve kat artırmanın peşinde olan İsrail yalakaları..Onlar bu ülkenin yönetiminden gitmedikçe..yıllardır ızdıraplar sürüp gidecek..Filistine..sınırdan dürbünle seyreden Allahın bile lanetlediği bir kavimi..Dünya at gözlüğü ile baktıkça..çok kanalr akacaktır.. Dilerim bu kabustan tez uyanır halkım..Filistin halkına olanlar bize de olmadan..'
Rumuz: köy kızı
İsrailin yaptığı şudur;
Etnik köklerine dayalı bir gizli dünya düzeneği kurmuşlardır. Bu düzenek milletlerden ve dinlerden arınmıştır özünde. Ama görüntüde siyonistlerin egemen olduğu bir düzenektir. İşlevi dünya emperyalizminin tıkandığı ve gelip dayandığı çıkmazdan bir çıkış planıdır. Bu çıkış ancak kan dökerek olabilir. Ve büyük boyutlu ulus devletleri yeniden kavimlere dönüştürerek kendisine itaatli küçük devletler kurmaktır. Dünya imparatoprluğunun kurulması sürecini başlatmışlardır. Etnikleştirme ve artık sosyalizm umutlarının yok edilişi ile sınıfsal kavgaların yerine bari demokrasi gelsin söylemine bel bağlayan azınlık ezilen ulusları kendisine özgürlük ve barış vaatleri ile çekmek ve onların topraklarını ve insanlarını da aynı emperyalist çarkın içine geri dönülmez bir şekilde bağlamak istemektedir.
Sömürüyü örtülemek, gönüllü köleler yaratmak amaçlı açık toplum, insancıl kapitalizm söylemleri sivil toplumculuk yaygınlaştırılarak, insanların bir illuzyonun içinde kalması istenmektedir.
İnsanların yön değiştirme mekanizmalarını da dinsel farkları ve etnik farkları da bu amaçla kullanan düzeneğin özü siyonist olsa da sınıfı artık faşistleşmiş bir dünya emperyalizmidir.
Onları etnik ve dinsel gerekçelere bağlayarak yorumlamaya kalkarsak ekmeklerine yağ sürmüş oluruz. Çünkü zaten etnikleştirmek ve cemaatleştirmek işlerine gelir.
Neden Ankara’da İsraille yapılan gizli anlaşmalar açıklansın diyen gençlere gaz sıkıldı da, cuma namazından sonra toplanıp İsrail bayrağı yakan dinci kalabalıklara ses edilmedi...
Demek ki ırksal ve dinsel kin serbest. Sınıfsal kin yasaktır.
savaş onlar için para demek insanlık onlar için kendilerinden ibaret... lanetler yağsın üstlerine...yüreğinize sağlık
Tebrikler efendim.Lanet Olsun İsrail ve ABD ye.
ağlıyor Filistin ağlıyor ırak,
Uyan artık uyan gafleti bırak,
Sardı herbir yanı,
Ebrehenin modern filleri,
-----------
Şimdinin Filoları
Tebrikler şairim.
Muhabbetle selamlarım.
Bedri Tahir Adaklı
hem makale hemde şiir teprikler yüreğine sağlık
tarihe ışık tutarak anlatılmış kalemin daim olsun
sevgilerimle tam puan
İbretle ve dikkatle okudum.
Yüreğinize sağlık sevgili dostum. Fikirlerinize aynen katılıyorum. Sağolun, varolun...
TAM PUAN + ANT.
Selam ve sevgilerimle sizi, 'Ortadoğu ateş çemberi içinde' isimli makalemle sayfama davet ediyorum.
Nafi Çelik
Bu şiir ile ilgili 13 tane yorum bulunmakta