Araçları Amaç Yaptık.

Topladık araçları batıdan birer birer,
Getirdik kendimize kutsal bir amaç yaptık.
Zavallı halkımızda sakal,bıyık koymadık,
Tel tel yolduk götürdük,kel başlara saç yaptık.

Devrim,değişim dedik,halden hallere girdik,
Aldık devlet çarkını, hep tersine çevirdik,
Bizi, bizden kurtardık, kendimizi devirdik.
Şöyle bir düşündüm de; bu hatayı kaç yaptık

Mübarek milli harca, çürük malzeme kattık,
Pişkince üzerine yan geldik,öyle yattık
Hakimiyet milletin diye nutuklar attık,
Millet iradesiyle hileli çok maç yaptık...

Anlatmaya söz yetmez bu garip halimizi,
Hep millete yükledik kendi vebalimizi,
Sağdan soldan, her yandan kırptık hilalimizi,
Batılı ufkumuza koskoca bir haç yaptık.

Çok garip bir ihanet, ne acayip bir kindi,
Anlamadık nedendi araçlar bize bindi,
Hedefe ulaşmada araç,binmek içindi.
Tuttukta biz onları başımıza taç yaptık.

Haksızlığın üstüne hep yürürdü Osmanlı,
Emir almazdı asla, buyururdu Osmanlı,
Nerede aç, çıplak varsa doyururdu Osmanlı,
Neden torunlarını gavura muhtaç yaptık ?.

22 Nisan 2008 Ankara.....Seyfeddin Karahocagil

Dostların gönül pınarından..

El ele tutuştular terör dayatmak için
Tavize taviz verdik garbı büyütmek için
Neslimizi bir ömür tümden uyutmak için
AB denen illeti tek dozluk ilaç yaptık ŞEMSETTİN DERVİŞOĞLU

*Allah'ın emridir örtünmek bize,
Örtünen hanımlar selamlar size.
Anayasa koymuş yasağı niye,
Kahredip,üzüldüm ben bu günlere.'
............................................Şaükrü Topallar

There İs No Way Out... (Burdan çıkış yok.!)

Çıkmaz sokakların öfkesinden korkan bebekler gibi,
Olmazların kucağında ağlayan talihsizler gibi,
Ceset cesettir.!
İspanyol,Türk,Kanadalı,
Uzakdoğulu ya da Pasifik ötesi...
Ne farkeder.!

Mostar'ın gözleri hala ıslak,
Vietnam hala öfkeli,sokaklar barut kokulu,
Bağdat kaçıncı kez yıkılıyor,
Tarih,Bağdat,çocuklar parampaça....
Anılar darmadağan,
Binlerce yıllık birikim duman duman..!
Bir Çinli Kabil'e ağlıyor,
Güneydoğu'da kardeş türküler ağlıyor...ezgiler mahzun...
Cesetler,tanıdık!
Katil,cesedin sevgilisi.
Filistin'de çocuk; silahtır,taştır.!
Dehşet ve çaresilik öyküleri adım başı...
Kan ve ölüm boğuyor,çocukların ip atlamalarını.!
Işıl ışıl gözler sönüyor,bebekler parçalanıyor,
işkencenin tecavüzün bini bir para!
oysa önce 'insan' sonra askerdik....
Umurunda mı katillerin.! !
Obezlere inat,Kenyalı bebekler hala aç.!

Sahte ve katil bakışlı adamlar!
Rezil yaratıklar.! !
Ölüm,ölüm..daha çok ölüm.!
Daha çok öldürün bizi...
yokedin sevgiye dair ne varsa...
ölümü öldüremezsiniz ki.!
siz de öleceksiniz....
işte o zaman..işte o zaman....
neyse,
Anladığınız dilden söylüyorum,
There is no way out.!

2004

İbrahim Eroğlu

İşte bu ahvaldeyiz, özel yazdı kalemin,
Tarif güzel olsa da hep öndedir elemin.
Gayeyi unutmuşuz oyuncagı alemin,
Musallada duayı, bir avuç şak şak yaptık.. Zenolu