Sen bir taze haber gibi gelmiştin unutmadım
Her gelişin bir taze haberdi, unutmadım
Aşktı alıp verilen, altın bir vakitti yaşadığımız
Bir muştuyu algılamanın sürekli gerilimiydi sanki, unutmadım
Can oynardı evlerde, yollarda, meydanlarda
Can alınıp can verilirdi, hiç unutmadım
Sen uyurdun, uykun bir tepeden seyredilen uçsuz bir vadi
Kıyısından seyredilen bir denizdi sanki, unutmadım
Ah sevgili! hayat görünürdü kapından bir çırpınış yüreklerimizde
Sen evinden çıktığında güneşler doğardı içimizde, unutmadım
Toprağa düşen tohum, onda gizlenen renk, şekil, koku
Senin için biçimlenirdi, renklenirdi, kokardı senin için, unutmadım
Ebedi masum çocuklar zamanın solmayan çiçekleri
İstemişlerdi de ezan okumuştu Bilal bir sabah, unutmadım
O dirildi, o dirildi diye birden çalkalanan sokaklar
Ölüm ki sonsuza açılan bir kapıydı, hiç unutmadım
Ey aşk, ey dirilik soluğu, ey evrenin hareket kaynağı,
Nasıl unuturum, nasıl unuturum, hiç unutmadım! ..
Kayıt Tarihi : 18.11.2000 00:12:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
biz de salakız abim anlamadık!
tekrarla hatta üçüncüde de söyle
ee şiire böyle başlarsan
gerisi okunmaz
bunu da sana ben mi öğretecem
:)))
ilki O(sav)'nun gelişini, ikincisi ile de O(sav)'nun rüyalara gelişini anlatıyor olabilir.
İstemişlerdi de ezan okumuştu Bilal bir sabah, unutmadım
ÜSTAD RUHUN ŞAD OLSUN
TÜM YORUMLAR (25)