Beni bir yere bağlamışlar, bir ağacın dalına değil
Bir ipin ucuna da değil
Hayır, bir şeyhe de bağlanmadım
Şey-demedim hiçbir kimseye-tan ağarırken
Kuyulara salınıp baktım içime
İçimde bir apartman ölüsü
Eski bir pişmanlık yeni bir tedirginlik
Öç birikmiş içimde sigara paketleri
Öç birikirse içinde insan sığmıyor hiçbir yere
Ayın sulara yansıyan kırık aksini baktım
Göremedim duvarsız, kapısız, anahtarsız bir yer
Aradım taradım iğneyle kuyu kazdım
Göğü görmek için bu kadar yorulur mu insan
Çocuk parkı kadar küçük bir göğü kurtardım
Gökdelenlerin arasında unutulmuştur
Belki de yorulmuştur göğün katilleri dedim
Cehaletimi silahlandırdım kararlıydım
Göğü savunacaktım kuşlara ve çocuklara
Oyun parkı ve salıncaklar kuracaktım
Şuracıkta deliksiz bir uykuya dalmışım
Uyandım dipsiz bir kuyudayım
Kararsız konuşan ağaçlara aldanıp
Dünyanın başkentine İstanbul’a geldim
Kargalara özenen yusufçuklar gördüm
Çıldırmış ırmakların kıpırtısız uykusu
Bölünürse erken yıkılmış bir saltanat
Saçlarımı harbe düşürür beklerim dedim
Bekledim, çünkü beklemek benim işim
İşsiz güçsüz olduğum bilinmesin diye
Dünyanın en ağır ve darasız işini seçtim
Tutanak tutmadım yine kayıtlara geçti
Ben üzüntüleri toplar gelirim azalırız
Aramızda bir kelime yaşamak
Yaşamak, yaşamak…
Kayıt Tarihi : 8.4.2018 16:53:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!