Antika Gönlüm Şiiri - Bekir Uğurlu

Ah benim antika gönlüm;
Neler çektin neler
Bedenindeki gözlerden..
Bazan;
Hasrete hasret yüreğinde,
Yaşamı katı kurallara bağlı,
gönül alıcıları olmayan bir yetim çocuğa ağlattı
Sızlatarak seni.
Bazan;
İskelete dönmüş biçareliğini
Çöplükten doyurmaya çalışan ayıbımız bir köpeğin
Atılan çocuk taşlarının yaralarını iniltiyle yalarken,
Senden bile korktuğunu izledin gözlerinden.
Şeker- ekmek kırıntılarını attığın
Karınca yuvalarının kenarında,
Karıncaların;
Gaddar bir ayak tarafından,
Ezilmiş arkadaşlarını taşıdığını gördün.
Hayvanları tanıdıkça
insan yüreği olduğuna üzüldün.

Bazan
Bedenine hükmettin;
Cebindeki son kuruşu Hz. Ali gibi aç komşuna verdirdin.
Aç kalmasına sebep oldun
Sırf sen rahat olasın diye seni taşıyan bedenin.
Oysa;
Vefanın çoook uzak geçmişte kaldığını
Ve sadece
iSTANBUL'da bir semt adı olarak anıldığını bilemedin.

Bazan;
Dalından düşürdü,
Sevdiğin herşeyden uzağa attı hazan.
Bazan
Kör pencere demir duvar
Ranzasız hücrelerdi mekanın.
Çıplak vücuduna giydiğin gömleğin markası kar,
Okuduğun gazete 'özlenen yar'
Yare engel penceresiz duvarlar
Mekanın edildi.
Bazan;
Kurumuş bir yaprağı ezerken ayağın,
Kırşlanarak kırılmasında sızladı için...
Yeşillendiği güne gittin,;
Son sebebi yemeden evvel
Bir dalı vardı tutunduğu,
Bir canı,
Ezildiği yere yüksekten bakan..

Bir de sevmelerin oldu
Sevmenle kalan.
Bazan
bir çift zeytin gözleri,bir dal kiraz dudakları oldu
İçine daldı bir afet-i cihan,
Yedi tabaka gökyüzü sana divan,
En ireminden cennet mekan,
Ve geçilmez bir havan oldu.
Sonra hiç danışılmadan sana
İçinden gidildi, gözlerin doldu...

Yani kusura bakma ama;
Sevmekle kalmanın sebebi belkide sensin.
Senin sevmelerin sevme değil,
Haşşaaa tapmak gibiydi...

İçtiğin suyun
Aldığın nefeste çektiğin oksijenindi.
Şiirlerinin sebebi,
Damarlarındaki kanın
Kalbinin atış sebebiydi...
Sonra gözlerini deriiin karanlıklara asılı bırakıp
Gittiler birer birer.
Zaten topu topu iki kişiydiler
İkincisi mercanı yasak edip gitti
Birincisi her hareketini cennetten seyreder.

Doyamadın
Saramadın hiçbirini
Doyuramadın nefesleriyle nefesini.

Kendini yaslara kattın,
Kırmızısından- beyazından üzüm suyu nehirlerine attın,
Arpa suyu fıçılarına batıp çıktın.
Eski günlerin bir anını
Bir klasik şarkıda yaşamak için
Bazan bir arabesk meyhanede
Alakasız ara bestelerin ara nağmesi oldun.
Aklını çalan duygusuz hırsızın bir anısını yaşayayım,
Bir yakıt takviyesi yapayım derken
Körkütük sarhoş olarak çıkarıldın meyhaneden.

Ahh benim antika gönlüm
Neler çektin sen
Sevgiye aç bedeninin elinden.

Anlam veremediğin bir şey vardı
Yarım aklını kurcalayan.
Neden / di
zamane olamaman.