Zeki Kuş ve Nurettin Sonakalan’ın anısına
büyük harfini yazardık ismimizin yosunlu taşlara
günbatan sözlerin maliki olarak
yakardık elimize yosun kınasını
şarkılarımız yanardı alev mavisinde ateşin
talan seferleri geçerdi üstümüzden
bilmezdik tekrar çürütmelerini
sırtlardı düşler bizi uzaklara
ve her ah çekişimiz ayrılık oldu müebbet
her dağın ardında kardelen oldu şer
savrulduk inci taneleri gibi
dünyanın küflü gerdanına
son olaydı bu dağıtım seansı
serçe yağmur zamanlı gidişinizin
olmayan beyazlığı
ve bende unuttuğunuz kendinizi öptüm her dem
çocuk gülüşümüz bilmezdi hesap defterini
tüm dağlar ovalar bizim
tüm oyunlar yanıbaşımızın
boynumuzda hamayıl
çocuktuk
kaygı saatleri başlardı annemin
yedisinde akşamın.
dönerdi babam rençber gidişinden haziran sözleriyle
ve teverik ambar ağzının bereket toprağı
ninemin şivesi yani
anız ateşlerinde yaktım acı büyümeyi
büyümenin baharındaki direngen bendim
geçiyor önümden içinde kalamadığım yıllar
antik bir kağnı içinde
ve sormuyorum küf dağına topacımı
bende kalsın saklambaç baharları
ve özlem göleti kılcal damarlarımın
zaman dizginsiz
Kayıt Tarihi : 24.6.2006 21:53:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Behçet Kaldık](https://www.antoloji.com/i/siir/2006/06/24/antik-yillar.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!