Bir minare var şehrimde
Kilitlendi gözlerim yivlerinde,
Falezine bak, oymuk oymuk
Kuytusunda yuvalanır kuşlarım
Koyların mavisinde saklı
Ne çok kayık var.
Zamanı okurum saatin gölgesinde;
Her dalgada bir yelkovan sesi çarpar
Zamanı denizle bilirim kulede
Turkuvaz boyalı kadranı var.
Kuşları düşlediğim kayaları var,
Aksırdığı köprüsünde dalgaların
Düdenlerde sörf yaptığı martıların
Su ile toprağı barışık palmiyelerin
Çağlayanların sesi var.
Yitiklere karışır insan bu kentin renginde
Nereye baksan bir tarihe çarpar gözün
Geçmişe gidersin Eyliya Çelebi gibi
Ortalık insan kaynar nemli günlerde
Yol sorsa bir seyyah gün batımında
Islak ülkenin sakinlerinde daima
Gidilecek her yere bir cevap var.
22.07.1999
Orhan TiryakioğluKayıt Tarihi : 6.1.2008 03:34:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Antalya zamanı mı olur diyecekler. Bir kentin büyüsü sarmışsa insanı, başka da zaman olmaz zaten. Saygılarımla..
![Orhan Tiryakioğlu](https://www.antoloji.com/i/siir/2008/01/06/antalya-zamani.jpg)
Antalya
Seni seyrettim Antalya, şu Yivliminareden..
Doyamaz görmeye inan, seni birkez seyreden.
Limon, portakal çiçeği, yasemin,karanfiller..
Antalya'ya renk veriyor, zakkum ve begonviller.
Bak, önümde Kaleiçi, yandaki cennet midir? ..
Yeşilliği katletmeler, acep ki cinnet midir? ..
Sahillerde rakım sıfır, Antalya'da otuzdokuz..
Neden böyle olmuş diye dedikodularda yokuz.
Zaten güzellik burada, adına denmiş falez..
Seyrederek Akdeniz'i gel, falezlerde bir gez! ..
Yolumuz bu falezlerden süzülürken aşağı,
Karşımıza dikiliyor heybetiyle Bey Dağı.
Akdeniz çarşaf misali Antalya'ya serilir..
Böylesine güzelliğe tüm bir ömür verilir.
Bir tarafta Konyaaltı, diğer yandaysa Lara,
Sımsıcak yaz günlerinde kendini sal sulara..
Topçam, Çaltıçak, Faselis, tüm yaza yeter artar
Böylesine güzelliği, ancak insanlar tartar.
Serin meltem rüzgarları okşadıkça tenini
Yumuşak kadife gibi sarar tüm bedenini.
Gece Manavgat meltemi, gündüzse Akdeniz'den
Sahilde mangal sefası ziyafet kesenizden.
Uğramadan geçmek olmaz Düden Şelalesine
Son verirsin istemeden dünya meşgalesine.
Geçilmiyor sıcak günler sulara saldırandan! .
İntihar ediyor sular şu Karpuzkaldıran'dan...
Görülecek yerler mi yok, el atsanız ellisi
Hem sıradan yerler değil eli yüzü bellisi.
Lidya, Frikya, Selçuklu, tarihi eser dolu..
Gidilecek yol mu yok ki, her taraf kral yolu.
Termesos, Aspendos, Perge bir yığın ören yeri
Eski tarih fışkırıyor kazıdıkça her yeri.
Olimpos'ta dağ yanıyor, Saklıkent'te kar dolu.
Manavgat'tan Alara'ya, her taraf akar dolu...
Bugün Beşkonaklar'dayız yerimiz Köprüçayı
Şöyle suyun kenarında, içerken demli çayı...
Bir yandan seyret sularda boğuşup duranları
Ulu çınarlar altında hayaller kuranları...
Şimdi rafting moda oldu, turistler hep sularda
Azgın akıntılar dolu tehlike pusularda.
......
Saymakla tükenmiyor, Antalya güzelliği
Türkiye'nin en has yeri bu şehrin özelliği.
Derler ki bu şehri Allah, kendisine saklamış,
Sonra vermiş insanlığa, kemliği yasaklamış...
Antalya-1999
Halil Şakir
TÜM YORUMLAR (7)