Antakya şehrinin en büyük Allah dostu Ha ...

Antakya şehrine giden Hâbib-i Neccar Hak nurunu taşımıştır,
Bu zat Hazreti Yahya ve Hazreti İsâ dönemlerinde yaşamıştır.

Bâzı tarihçilere göre İsâ aleyhiselâm’ın halifelerinden birisidir denir,
Bazılarına göre ise,İsa Peygamberi havarilerinden olduğu söylenir.

Tabi ki en doğrusunu Allah bilir,onun durumunu bu gün de anlatmak zordur,
Onun için Antakya'yı Hakka davet için görevlendirilen Nebidir diyen de vardır.

Habîb-i Neccar’ın kabri, kale içinde yüksek bir kaya üzerinde durmaktadır,
Antakyada mesire yeri olarak kullanılan bir yerdeki türbede bulunmaktadır.

Müslümanlar onun kabrine dua etmek için sefer eylerler,
Timur’un buna bakarak tâze hayat bulduğunu da söylerler.

Habîb-i Neccar şehit olduğundan beri nuru gökyüzünden inmemiştir,
Onun kabri üzerinde gece ve gündüz bir ışık yanmış ama sönmemiştir.

Timur, Şam’ı fethedip yerle bir etmek için sefere çıktığında oraya gitmiştir,
Humus şehrinde Osman’ın yazmış olduğu Kur’anı görünce Şamı affetmiştir.

Kaf Dağları’nın ardındaki hayâl perdesi kalktığından beri biliyoruz,
Kimilerince esrarlı, nice sırların günışığına çıktığına şahit oluyoruz.

Bu iki elçi İsa Peygamberin elçisi olarak Antakya'ya gitmişti,
Orada Hz.Yunus ve Yahya insanları Hak dine davet etmişti.

Oraya varıp biz İsa’nın elçileriyiz,kulları Allah'ın dinine davet eylediler,
Ve son peygamber Hz. Muhammed’i müjdelemek üzere geldik” dediler.

Habib Neccar, İlahi elçi olduğunuzu ispat edecek bir deliliniz var mı? Dedi,
Elçiler de; Biz Allah’ın izniyle hastaları iyileştirir,ölüleri bile diriltebiliriz, dedi.

Habib Neccar,burada iki yıldan beri hasta olan çocuğunu gösterdi,
Hazreti Yunus ile Hazreti Yahya'nın onu artık iyileştirmesini istedi.

Orada olan kim varsa hepsi oraya toplanıp,onlara merakla bakıp eyleşti,
Yüce Allah'ın izni ile Hak Elçileri Allah’a dua ettiler ve çocuk hemen iyileşti.

Bunun üzerine Habib-i Neccar, elçilerin davetini kabul edip gitti,
Müjdelenen o son peygamber Hazreti Muhammed’e iman etti.

Elçilerin davetini kabul etmeyen halkın karşısına dikilerek yapmayın demiştir,
Halkın Elçileri öldürmesine engel olmuş,Neccar onlara inanmalarını istemiştir.