Dünya aydınlık günlerini yitiriyor anne,
Bende karanlığın içinde çakılı vaziyetteyim.
Derin hislerim içimde saklı bilirsin.
Ben hala beni bıraktığın yerdeyim.
Öpemedim son kez cennet kokulu ellerinden,
Sarılamadım doyasıya affet, zaten ne zaman yapabildim ki.
Ben hâlâ 18’im.
Hâlâ o hastanenin morgunda bekliyorum çaresizce
dirilmeni.
Oğlum desen, bir gülsen sanki her şey toparlanır gibi.
Saatlerin seni eskitmesine izin vermiyorum merak etme.
Sen hâlâ canlısın benim ömrümde.
Ufakken hep derdin ya bana ses etme insanlar rahatsız
olmasın diye
Sustum anne, içime içime sustum.
Artık konuş deseler iki heceden başka bir şey çıkmaz
dudaklarımdan: An-ne!
Al beni yanına, sar sarmala beni koru, dünya kötüdür
bilirsin.
Kaç kere öptüm toprağını bilsen,
Oldum anne ben, oldum.
Zerre zararım yok kimseye tasalanma.
Ah bir de görsem seni şu bembeyaz bulutların ardında.
Kahve koydum baş ucuma anne, gel ben uyuyunca.
Her güne sensiz uyanmak acı veriyor.
Gözyaşlarımı da silecek kimsem yok.
Kahrımı da çekmiyor kimse senden başka.
Beni bırakma anne korkuyorum.
Hastalıklıdır dünya bilirsin,
Sen yokken hastalanmaktan korkuyorum.
Vefasızdır dünya bilirsin,
Seni unutmaktan korkuyorum.
Öksüzüm anne, yetimim.
Martıların çığlıkları acı, menekşeler yok kurak
topraklarımda.
Dört sene geçti yaşımı sorma bilmiyorum.
Ben hâlâ 18’im o hastanenin önünde,
Avazım çıktığı kadar ağlayıp,
İçime gömüyorum yalnızlığımı.
Sen üzülme anne ağlamıyorum artık,
Sen üzülme ama
Seni çok özlüyorum.
29.04.2020
Enes Furkan AlikayaKayıt Tarihi : 19.5.2023 18:02:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Anneme...
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!