Annemle Hasbihal-2. Şiiri - Kemal Yavuz

Kemal Yavuz
374

ŞİİR


1

TAKİPÇİ

Annemle Hasbihal-2.

tutundum parmağına
avucuma sığdırarak yüreğimi
sildim ne varsa
bir seni sığdırdım içine
böyle yaşardık sevinçlerimizi
ve ne çok acılar;
böyle tükettik şarkılarımızı
acılarımızdan sapmalar için

bir tutkuydun en derinimde
dokunamadığım
aklımla sardıkça özlemini
bir türlü kavuşamadığım
hep bir başkasıyla doldurmak istedim yerini
hep bir başkasıyla
seni sevdiğim kadar sevebileceğim
bir başkası olmadı hiç
aşk sadece bir başkasını sevmek değildir
ben sana çıldırasıya aşıktım
sana aşık olmaya aşıktım her türlü
her an seninle olmayı dileyerek...

şimdilerde
bir çocuk görsem
annesinin parmağından tutunmuş
hemen anlıyorum,
"o da annesine aşık! "
kıskanıyorum...

&&&&&&&&&&&&&

Çocukluğuma dönmek istiyorum,
çocukça sevilmeler için…
Uğrayayım yanına özlemi bahane edip;
ikimiz olalım anne…
Bir sen, bir ben…
Başımı kucağına yatırayım,
Saçlarımı okşa…
Sen sev beni,
bir sen sev anne…
Bir senin sevgin, yeterli…

O eski emzirme seanslarındaki gibi,
ben uyuyamadıkça,
uykusuz kal benimle gece boyu,
acılarımı paylaş,
her hıçkırığımla sarılayım
yüzümü boynuna gömerek,
ne olur anne…masallar anlat bana!
yalan söylendiğinde
burunların uzayacağına inanayım...
her yalan söyleyişimde burnumu yoklayayım...
beni beyaz atlı prens yap,
senin beyaz atlı prensin olarak yaşayayım...

Yalan olan yaşammış anne,
masalların realitesi karşısında…
Masallar anlat bana,
İçinde yaşamın yalanları olmasın!

Duygularımı anlatayım ben de,
içimde senin şefkatine duyduğum hasretim kadar büyük
hasret duyduğum şehrimi anlatayım sana;
dokunmak isteyip dokunamadığım
sevgiliye duyduğum hasretim kadar
çok hasret duyduğum
sana özlemimi anlatayım…

Ağrılara katlanarak dünyaya getirdiğin ’ben’in,
bir gün gelip de ’sen’ i terk edeceğini bile bile,
hiçbir çıkar ummadan fedakarlıklarla
’ben’den habersiz, çabucak büyüttün
ve ’sen’in kollarında, ‘sen’den habersiz,
o eski ‘ben’e hiç benzemeyen
bambaşka bir ‘ben’ çıktarttın ortaya...
O "ben’ ’sen’i ne de kolay terk etti,
değil mi anne? ...

Oysa sen beni hiç terk etmedin...
En zor anlarımda bırakmadın elimi,
tüm tehlikelerden çektin, aldın,
şefkatİnle bezedin öz güvenimi...
Hiçbir kusuru yakıştıramazdın bana,
daima çoğumsardın maharetlerimi...

Kuşak çatışmasını ne çok yaşardık seninle…
“Yeni nesilleri anlayamıyorum artık,”
diye isyan ederken sen;
ben,
beni baskı altında tuttuğundan şikâyet ederdim.
Birbirimizi sorgulamakla geçerdi günlerimiz.
Sen beni başka oğullarla kıyaslayarak,
ben seni başka annelerle itiştirerek,
sürüp giderdi kavgalarımız.
Sen kendi çocukluğundan örnekler vererek
her eylemimi tenkit ettikçe ben,
devir değişti artık, diye bağırırdım.
Ben büyürken seni de büyüttüm.
O günlerde olduğu gibi oturt beni önüne,
nasihatler ver,
hepsi senin doğruların olsun anne!
Yeterli…”

Hayat denilen oyun çok zalim!
Korkuların güçlü olduğu yerde
sevgi yok oluyor!

Acı çekiyorum bu dünyada,
nefes alamıyorum, ruhum biçare, yalnız…
Yalnızlık ayakbağı; ayaklarım birbirine dolanıyor!

Alın yazıma bir dokun anne,
gör bak ateşler içindeyim
ve yanıyorum... Yüreğim yanıyor,
canım yanıyor anne, acılar içindeyim...

Vurdular beni diz kapaklarımdan dikilmek istedikçe,
dikilemiyorum ayaklarımın üstüne; düşüyorum.
Düşe kalka yürüyorum...
Dost sandıklarım beni terk etti anne...
İyi gün dostlarım tekmeler atıyor ben düştükçe,
yerlerde süründürüyorlar! ..
Öğrendim ki, düşenin dostu olmuyormuş...

Sevdiklerim bir suçum yokken beni yalnız bıraktı…
Kötü günümde sırtını dönenlere dargın,
ben ölüyorum anne...

Bilmeni çok istediğim şey:
seni çok seviyorum anne…”

Kemal Yavuz
Kayıt Tarihi : 14.8.2015 04:54:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Kemal Yavuz