Anacığım, hâlâ hayatta mısın?
Sağım ve selamlar yolluyorum ben.
Ve huzur veren ışığı akşamın
Dökülsün fakir hanen'in üzerinden.
ne olur kim olduğunu bilsem pia'nın
ellerini bir tutsam ölsem
böyle uzak uzak seslenmese
ben bir şehre geldiğim vakit
o başka bir şehre gitmese
otelleri bomboş bulmasam
Devamını Oku
ellerini bir tutsam ölsem
böyle uzak uzak seslenmese
ben bir şehre geldiğim vakit
o başka bir şehre gitmese
otelleri bomboş bulmasam
Yazılan tüm eleştirileri okumaya çalıştım ama fazlasını içim kaldırmadı.
Kötü bir çevirinin iyi bir şiiri ne hale getirebileceğini ve bunu okuyanların oldukça iyi bir şair hakkında ne kadar yanlış fikirlere kapılabileceğini görüp dehşete kapıldım.
Yesenin'i kendi dilinde okuyabilmiş bir insan olmanın
hazzını yaşayabildiğim için ne kadar şükretsem az.
tamam
Şair Yesenin 30 yıllık ömrüne üç evlilik, okudukça zevk alacağınız güzel şiirler bıraktı. Ölümünü kendi eliyle çağırdı. Ve bu dünyası şiirle dolu olan şairin öbür dünyası berbat oldu. Şairler sabırsız olur. Onun için şiir yazan dostlarıma mutlaka sabır küpünden su içmelerini tavsiye ederim. Ben SERGEİ nin rusça şiirlerini okumasını severim. Çok anlamasam da...
Mehmet YUSUFLAR
Pekâlâ...
O halde biz de (hepimiz aynı kalıptan konuşuyoruz :) şunu bilmek istersek haksız sayılmayız:
Azerbaycan, Türkmenistan, Özbekistan ve hatta Doğu Türkistan'ın birinci, ikinci, üçüncü şâirleri kimler? Rus, İspanyol, Fransız, ingiliz ve Amerikanyalılar kadar güzel şeyler söylemeyi başaramamışlar mı?
Ve hatta yok mudur bir büyük Arap, Farısî, Çinli, Japon ve dahî Nikaragualı şâir ki evrensel doğrular ve evrensel güzel üzerine inciler döktürmüş olsun?
Niye olmasın?
Hep aynı yerlere bakmazsanız niye bulmayasınız?
Yok muymuş?
Hiçbirinde mi?
İnanmam!
kaldıralım şiiri, koyalım hatuncağızın hikayesini ona puan verelim :)
ya da Şöyle yapalım..
keselim bileklerimizi, kanımızla yazalım fikirlerimizi ;)
İNTİHAR
(gemometri’yi bilmediği içindi belki de sebebi)
genç kendinden geçmişti
saat sabahın onuydu
gönlü yavaş yavaş
paramparça güllerden
ve de kırık kanatlardan
ayrılıyordu
aniden anımsadı
ki hiçbir şeyi kalmamıştı
dudakta bir cümleden başka.
ve eldivenlerini çıkardığında
ellerinden akan yumuşak külü gördü.
terasın kapısından
bir kale görünüyordu
kendini kale ve de teras sandı
sonra düşündü
sanki saat çerçevesinin içinden
dalmış ona bakıyordu
ve kendi gölgesini gördü
ki ne de zarif
beyaz ipeksi duvara yaslanmıştı
genç, sıkı ve geometrik
bir balatanın darbesi gibi
aynayı kırdı.
ve bu hareketle
bir gölgenin uzun fıskiyesi
bir hayalin mezarını
suda batırdı.
F. G. LORCA
Türkçe’si : bd
…………
SALINCAK
odayı herkes görür
açık bir çekmece
ve dağınık mektuplar
(bunu otel sahibi görür)
yırtık bir çarşaf
ve devrilen bir sandalye
(bunu polis görür)
tavanda salıncak gölgeleri
(bunu ölü görür)
bd
…………..
bir oda istiyorum
ve bir sandalye
bir parça da ip
ve bir dost ki bu sandalyeyi ayaklarımın altından çeksin
(eskiden çevirdiğim bir şiirdi, yazarının kim olduğunu hatırlamıyorum, hatırlamasam da iyi olur!)
hayırlı yaşamlar diliyorum.
behruz dijurian
Şair Yesenin 30 yıllık ömrüne üç evlilik, okudukça zevk alacağınız güzel şiirler bıraktı. Ölümünü kendi eliyle çağırdı. Ve bu dünyası şiirle dolu olan şairin öbür dünyası berbat oldu. Şairler sabırsız olur. Onun için şiir yazan dostlarıma mutlaka sabır küpünden su içmelerini tavsiye ederim. Ben SERGEİ nin rusça şiirlerini okumasını severim. Çok anlamasam da...
Mehmet YUSUFLAR
Şu kadar söyleyebilirim: Algılanan şimdiki zaman eşyann şimdiki zamanının kesinlikle -ve ne kadar olduğunu bilemeyeceğimiz bir süre- eskisidir. Eşyanın gerçek şimdiki zamanını asla bilemeyiz. Asıl soru şu: Herkes için bu gecikme aynı boyutta mı? Eğer bazıları daha şimdiki zamanı yaşayabiliyorlarsa? ? ? İşte bu noktada konuşmayı kesiyorum. Buradan sonrası tufan çünkü :)
İyi günler.
Şair Yesenin 30 yıllık ömrüne üç evlilik, okudukça zevk alacağınız güzel şiirler bıraktı. Ölümünü kendi eliyle çağırdı. Ve bu dünyası şiirle dolu olan şairin öbür dünyası berbat oldu. Şairler sabırsız olur. Onun için şiir yazan dostlarıma mutlaka sabır küpünden su içmelerini tavsiye ederim. Ben SERGEİ nin rusça şiirlerini okumasını severim. Çok anlamasam da...
Mehmet YUSUFLAR
Yazgıya kederlenen anne DUA ya sarılır...
Annelerin duası yavrularına değen nefestir...
tebrikler...
Bu şiir ile ilgili 31 tane yorum bulunmakta