Sana gelen yol uzak değil,
Belki kolay aşılmaz,
Ve dağdağalı bir yoldur.
Ama uzak değil seni aramak:
Aşkın gözyaşlarıyla
ıslanmış sineyle seni aramak...
Kan damlamış gözlerle,
İçimdeki uzayvari boşlukla,
Veremeden gittiğin sevginle,
Doyasıya ağlamakla,
Kıyasıya özlemekle,
Çatlakları akıtarak sana uzanmak...
Bir ark gibi...
Dağları sıyıran gözü yaşlı lodosla,
Sana doğru esmek uzak değil...
Rüyalarımda geceleri
Ve düşlerimde gündüzleri,
Her dem seninleyim.
Hatırımda kalan son kuşamınla:
Simsiyah fistanın
Ve yeşil yazmanla
Bir nefes kadar yakınsın sanki...
Uzatıveriyorum ellerimi, uzattığın eline.
Yazık ulaşamıyorum.
Yakalaştıkça ırıyorsun.
Susadıkça görüyorum.
Serap oluyorsun.
Sana ulaşmak zor aydınlık hayatta.
Karanlıkta bulmuşum seni.
Mor gölgeler içinde yansıyan bir ışıksın,
Dağdağalı yolumu aydınlatan,
Buğulu görünümlüsün,
Kavrayamıyorum zifiride.
Kördüğüm içindesin.
Çözemeden kayboluyorsun,
Mor ışıklar hızıyla.
Senin diyarın farklı,
Belki ötelerin ötesinde,
Ama uzak değil...
Sen nasıl gitmişsen işte...
Bir gün ben de giderim.
Hasret kokan kucağına,
Soğuk bedenimle gelmem pek yakındır.
Uzak değil,
Uzak değil anneciğim...
Kayıt Tarihi : 8.5.2001 22:59:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!