Son yolcu da indi trenden, marttı ve soğuktu
Bir kış günüydü çırıl çıplak, bir çiğ damlası gibi doğduğum o gün
Evvel başım topraktan uzanan bir filiz gibi şükretti tanrıya
Önce koşan, sonra duran, telaşeli ayak sesleriyle bana doğru gelen
Bu buğramsı şehrin yağmurlarına kavuştuğu o an, kucağına
Süt kokan ellerine, kanlı ve cılız gövdemi almış nenem…
Hayatta ben en çok babamı sevdim
Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk
Çarpık bacaklarıyla -ha düştü, ha düşecek-
Nasıl koşarsa ardından bir devin
O çapkın babamı ben öyle sevdim
Devamını Oku
Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk
Çarpık bacaklarıyla -ha düştü, ha düşecek-
Nasıl koşarsa ardından bir devin
O çapkın babamı ben öyle sevdim