Annelik Dışavurumlarında İç Çocuğun Vu ...

Hayrettin Taylan
1968

ŞİİR


23

TAKİPÇİ

Annelik Dışavurumlarında İç Çocuğun Vuruluyor Aşkımıza Şehrinaz

Yangın olup rüzgar tutuşturan güncelerindeyim.

Sıcaklığın sevdanın magmasını tutuşturdu.Gidişin buzul küreleri oynattı.İki zıtlığın aynasında buhurlarım ya sıcaktan, ya soğuktan sensizliği göstermiyor.

Senli terk edilişler ısmarlıyorum kederime. Bu da bir duygu. Beni terk etmedin üstelik.Gitmek zorunda kaldın; ama ben terk etmeye dahil ettim.

-Sensiz alizeler eser ali sevdamda. Uykusu kaçmış fırtınalar gelir rüyalarıma.Hayallerimde yaşadığın kadar varsın hayatımda.
Davetkâr vuslatlar biriktiriyorum imkansızlığın buz dolaplarında.
Derin dondurucuda bekleyen umutlarım var, varlarımı eritmeyen.

Ne kadar gizlesem de aslında sana akıyor mecalimin cemali.Hevesimin pınarı, algımın elektriği, bekleyişimin işleyişi .

-Sensizlik bensizliği kokuşturuyor.Güzellerin kenti acıklı sevdamızın kokusuna nasıl dayanacak Şehrinaz.

-S’oluksuz çekiyorum seni içimde kalanlara.Dışımda esenlere.
Soluma yapraklarını teslim eden gülün kokusuna kadar gittim.
Seni sordum.

Sorular:
- Sızılarım sözsüz romanlar okuturken vebalime sen nerdeydin?
-Gidenler de senden kalanların aynasında taranırken nemli gözlerimi sonrasızlığını merak ettin mi?

Senden çalınan acılarla hüznü giyotin ağzında kanayan beni görüp üzüldün mü?

-Sensizliğim tutsak imgeler yakarken içindeki yanışların resmini çekip neden yollamadın?

Cevaplar:
-Üç harf tek hece için ömrün tüm cümlelerini yakamam demişsin.
Hüzünbaz bir gülün dikenlerini sinene emanetçi olarak bıraktım.
Yüreğimi mesul kılan her şeyden arınıyorum.Kinlerime batan sözlerin, tavırların, sadakatsizliğin var.

Susuş:
-Yokluğuna az ve uzların masalından sonra başlayan efsaneler ektim.Bir efsanenin sonunu oynayan somuncu babanın oduncu başıyım.
-Bu yüzden odun erkeklerden olmadım. Piştim hamuşlarda.

Aynalarımın aylarında güncelerin taranıyor, bugün de yoksun.
-D/okunuyor öylece susuşun.İçindek konuşan bülbülün pencereme geldi.
-Nemli gözlerinle yazdığın son besteni okudu.

Bu aşkın künyesinde adın adıma kayıtlı
Bu aşkın zirvesinde kaderin kederime bağlı
Bu aşkın aşk ortasında algıların alın yazıma yazılı
Bu aşkın unutulamayış risalesinde içyüzün ruhuma sargılı

Şimdi bu melodik aitler dolaşıyor isimsiz gecelerine.
İçsel koridorlarında iç çocuğun ağlıyor , annelik aynalarında.
Bir annelik dışavurumları neden seni kavuşmanın merkezine getirmiyor Şehrinaz.

vurgunların vurgusunda sevgi asam ile kendim ait yaslarım var
her dem seni düşlerime okutan optik algının sonsuzuyum
onulmaz bir yaranın o’nurunda antik bir olgunun sensiziyim
varılmaz bir sonun ortasında septik bir aşının fidesiyim
bir’azdan birçoğa oğullanan sevi arısının petek mimarıyım
derslere aşk, aşka ders olan otantik bir sevdanın ruh feneriyim
söz ile göz arasında sensizliğin içsel romanında ölmeyen sevdakarım
bu yüzden, yüzünden içyüzüne vuslatı ektim severek Şehrinaz

Hayrettin Taylan
Kayıt Tarihi : 2.8.2012 23:28:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Hayrettin Taylan