Anneden Oğluna Mektup
Dün haberlerde duymuşlar
Çatışma olmuş Ağrı'da
Bir sürü de şehit varmış diyorlar
Duyunca üzüldüm, ağladım oğlum
Şimdi anası babası ne haldedir
Kardeşleri nasıl ağlıyorlardır
Yürekleri nasıl yanıyordur diyorum kim bilir!
Belki de habersizdirler oğullarının
Ağabeylerinin şehit olduğundan
Belki de teskere alıp geleceği gün yaklaşmıştır
Onun sevdiği yemeği yapıp
Hasretle gözleri yolda bekliyorlardır
Allah yardım etsin oğlum
Çok zor öyle böyle değil
Evlat acısı hiçbir şeye benzemez
Allah kimselere yaşatmasın
Kendimi bir an onların yerine koydum da
Ben yaşayamazdım her halde
Aman Allah korusun düşünmesi bile kötü
Neyse oğlum öyle özledim ki seni
Şöyle bir kere sarılsam öpsem yavrum diyorum
Sevdiği yemekleri yapsam
Az kaldı değil mi oğlum, yavrum, anasının bir tanesi
Şimdi daha da sabırsızım
Geleceğin gün yaklaştıkça daha da özlüyorum seni
Baban da hasta
Allah gecinden versin, kızdırıyor beni
Ölmeden oğlumu bir görseydim diyor
Gelecek, sabret, göreceksin, sarılacaksın oğluna diyorum
Ama devamlı sessiz sessiz ağlıyor
İnşaallah diyor, bir daha da konuşmuyor
Kardeşin sınıfı pekiyi ile geçti yavrum, çok sevindik
Abim görsün sevinsin diyor
Başka bir şey demiyor
Üst komşunun oğlunu da evlendirdiler
Dün düğünü oldu
Ben de babana, bizim oğlan gelsin onun da mürüvvetini görelim diyorum
Ne de olsa yaşlandık artık
Hele sen bir gel
Çok şeyler düşünüyoruz, Allah izin verirse
Hani evin yanındaki tut ağacı var ya
Sürekli üstünden düştüğün
sonra babandan bir daha çıkma diye dayak yediğin
İşte yavrum o tut ağacı kurudu
Yaz günü yapraklarını döktü
Bir anlam veremedik
bir dakka oğlum kapı çalıyor, bir bakayım
Sonra mektubuna devam ederim
Üç tane asker çaldı kapımızı oğlum
Aynı sana benziyorlar
Senin boylarda, senin yaşlarda
Daha yeni yetme üç asker
Neden ağlıyorsun, niye gelmişler deme oğul
Çünkü biliyorum ki görüyorsun
çünkü biliyorum ki sen de ağlıyorsun
Neden oğul, neden elveda demeden
Elimizi öpmeden böyle aniden gittin
Hani az kalmıştı teskereni almaya
Biz böyle olacağını bilmiyorduk
hani sarılacaktık, özlem giderecektik
Hani evlendirecektik seni oğlum
Biz böyle kanlı bedenine sarılmak
Yuvanı toprağa yapmak, nikahını ölümle koymak istemiyorduk oğlum
Ağlama deme oğul
Mektubun başında yazdığım ana babaya döndük şimdi
Bilmezdim kendi kaderimizi yazdığımı
Bilmezdim senin Mardin'den Ağrı'ya bir operasyon için gittiğini
Şimdi anlıyorum babanın ağlamasını
Şimdi anlıyorum tut ağacının kuruduğunu
Meğer onlar çoktan haberliymişler, bu halden
Meğer sebebi buymuş
Ne derim ben kardeşine oğul
Seni neşeyle beklerken, nasıl anlatırım olanları
Ne derman kaldı ellerimde daha fazla yazmaya
Ne de gözlerimde fer
Asıl sana selam oğul
Asıl saygı sana
Bizlerin seninle daima gurur duyduğumuzu unutma oğul
Unutma...
Kayıt Tarihi : 22.8.2008 11:35:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!