Anne (ölmek İstemiyorum) Şiiri - Önder Akın

Önder Akın
22

ŞİİR


16

TAKİPÇİ

Anne (ölmek İstemiyorum)


Evet, ne acı...
Bir yara kapanmadan, diğerine şiirler yazıyoruz şimdi.
Her mısrada biraz daha eksiliyoruz belki de,
Bir kadının son nefesiyle sarsılıyor dünya,
Ama kimse duymuyor…
Ve biz sustukça daha da büyüyor bu sessizlik.
Belki şiirler de bir çığlık artık,
Yitip giden her şeyin ardından gelen geç kalmış ağıtlar gibi.

KATLEDİLEN KADINLARIN ANISINA...
ANNE (Ölmek İstemiyorum...)

Bırak gülüşler kalsın yüzümde.
Bir çocukluğum kaldı elimde.
Çocukluğumu alırsan, o gülüşler silinir.
Döv istersen, kır, bağır, çağır...
Ama çocukluk kalsın bende.

Göremesen de,
Gülerken hıçkıra hıçkıra ağlar yüreğim.
Sessizce...
Taştı içim.
Bazen insanın kendine danışmaya sözü olmaz,
Ve sözü bedenine vurur.
Mesela neden ellerim sürekli saçlarımda,
Bilemezsin.
Çocukluğum orada durur.
Sözler ağır gelir,
Her itham da yorgun düşer bu beden.
Sorma...
Hüznüm var benim.

Rüyalarımda görüyorum:
“Hadi ufaklık” deyişin, sesin aklımın bir ucunda.
Bir eskiciden diğer eskiciye koşuşturmalar...
Sonra, dünyanın en lezzetli yemeğine gelir sıra.
Bilmezdim imkansızın bu kadar acı olduğunu.
Simit alacağım diyerek,
Simit almak için sabaha kadar örgü ördüğünü...

Bu suskunluk, bu durgunluk,
Kış gecelerinde
Yüreğini yakar, beni ısıtırdın.
Söyler misin?
Senin aynan niçin olmadı, anne?

Bu suskunluk, bu durgunluk...
Çoğu zaman şaşkındık,
Ama mutluyduk.
Sen hep umutluydun.
“Yaslan göğsüme,” der, saçlarımı okşardın.
Gök kubbemdi orası.
Büyüdüm,
Büyüyen bedenim oldu.
Ben bıraktığın yaşta kaldım, anne.
Yıkılmak, doğal afetlerle olmuyor sadece.
Ben seninle yıkıldım, anne.
Beni öldürmeyen,
Bir hançer de benim yüreğimde saplı...

Bu suskunluk, bu durgunluk...
Çoğu zaman uzaktın kendinden.
Ne kadar da ufalmıştı bedenin...
Ama biz hep mutluyduk, değil mi anne?
Güneş hep sende batardı.
Saçlarının beyazına “yıldız” derdin.
Biliyor musun?
Sende hiç acım olmadı benim.

Bu suskunluk, bu durgunluk...
Yağmuru beklerdi gözlerin,
Çaktırmadan çisilerdi gözlerin.
Ve çok kötü bir oyuncuydun.
Katıla katıla ağlamak için geceyi beklerdin.
Ama biz hep mutluyduk, değil mi anne?
Göğsünde garip bir yalnızlık...
Söyleyecek onca şey içerisinde,
Avazın çıktığı kadar sürgünsün kendine.
Nasıl bir korla tutuştun sen, anne?

Bu suskunluk, bu durgunluk...
Sen, mahalledeki tek arkadaşımdın.
Telden araba,
Taştan yapılı oyuncaklarımız vardı.
Her seferinde yenerdim seni,
Sırtında taşırdın ceza olarak beni.
Ve hiç ayrılmayacaktık biz seninle.
Başka neleri gizledin benden?
Ama biz hep mutluyduk, değil mi anne?
Bisikletimi
Merdiven boşluğuna koydum
Senden sonra, anne.

Bu suskunluk, bu durgunluk...
Çok sevdiğim
Bir katil babanın çocuğuyum.
Dahası, annemin katilinin çocuğuyum ben.
Ve biz üç kişiydik...
Bizim hikâyenin sonu hiç gelmedi.
...
Ve senden sonra hiçbir şey değişmedi,
Anne.

Emine Bulut da çocuğunun gözleri önünde katledildi.
Son sözü: “Ölmek istemiyorum.”
Ve niceleri...

Özgecan Aslan
Şükran
Ceren Özdemir
Nermin Yumuşak
...

Lütfen, babam gibi siz kimseyi sevmeyin —
Ki kadınlar yaşasın,
Ve çocuklar gülümseyerek uyansın.

KATLEDİLEN KADINLARIN ANISINA

Önder Akın
Kayıt Tarihi : 6.8.2021 18:47:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Taylan Uzar
    Taylan Uzar

    Maalesef ............
    Kadın = Anne, eş, kızım
    Öğrenemedik gitti..

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (1)