Gözümde yaş gönlümde hüzün
Nasıl olurda Koskoca bir hayat
Hiç yaşanmamış gibi bir anda yok oluverir
Akıl alacak gibi değil
Takdir-i İlahi’nin önüne geçilmiyor
O geçen hüzünlü günler sevinçler hastalıklar
Ve daha niceleri
Biz bunları annemle birlikte yaşamadık mı
Ya da ne zaman Yaşadık
Ellerimle koydum onu kara toprağın kara bağrına
Üstüne toprağı ellerimle attım
Sanki bir çiçek diker gibi
Titiz ve hasas bir şekilde
Oysa çiçekler ve ağaçlar toprağa kök salıp büyürler
Meyve verirler çiçek olurlar
Rengarenk ferahlık olurlar
Annemde kök salıp büyürmü Meyve verirmi
Rengarenk çiçek açarmı?
Tatlı bir tebessüm ışığı bir çınar ağacının o heybetli endamı
Kardelen çiçeklerinin o kara kışa rağmen
İnatla yaşaması ve gülümsemesi gibi
Hala gözlerimin önündesin anne.
Nasıl da yaşamıştık o yitik o kayıp ve o gelmesi imkansız olan imkansızlıklarımızı
Sen babama yardım olsun diye terzilik yapar ek gelir sağlardın
Kim demiş ev hanımları sadece ev işleri ile uğraşırlar diye
Oysa senin payın ne kadar büyüktür babamda ve bizde
Sen o kumaşlardan ve ipliklerden nasıl yapardın
O gökyüzünü yıldızları ve saman yolunu
Ve biz hala anlamazdık onların
Birer gelecek birer mutluluk ve birer fazilet olduğunu
Sen ve babam bize aile dayanışmasını öğrettiniz
Sen ve babam ailenin payandalar üzerine kurulamayacağını
Sağlam bir temel ile en şiddetli depremlere bile baş kaldırabilecek
Düzeyde bir devlet olduğunu
Ve bir çınar ağacı misali dallanıp budaklanarak etrafa yeşillik verip
Serinlettiğini asırlara meydan okuyarak dimdik ayakta
Durduğunu gösterdiniz
Artık hepsi birer hayal gibi ütopyadan ibaret
Yani artık platonik olarak yaşıyorum
Sensiz platonikliğin bile anlamı yok
Son yoksun ya; Uğur IŞILAK misali
“Yansın dünyam yanarsa, senden gayrı ne varsa vaz geçtim”
Adana deyince herkesin aklına meşhur adana kebabı gelir
Birde bana sorun
Balcalı Tıp Fakültesi Beyin Cerrahi Servisi Yoğun Bakım Ünitesi
Yani çıkar düşkünleri yani acı çeken insanların acılarını paraya çevirerek
Dilenmeye çalışmaları yani umutlarını bir şişe içindeki renkli suya yada
Renkli bir sürü hapa hapsetmiş insanlar güruhu
Kim demiş be Adana’nın acısı insana zarar vermez diye
İnsan orada mazoşist oluyor Sadistleşiyor
Kahrından öyle acılar yiyor ki hayatı tepe taklak oluyor
Hayır hayır dünyada yalnız ben varım
Varımı var eden varlığın varlığı
Varlığımın varlığına varlık katarken yokluğun,
Benim varlığımı kalblaştırdı
Yani ölüm bana ne zaman gelecek nasıl gelecek
Acaba, annem gibi mübarek bir şekilde mi
Yoksa
Allah göstermesin
Bu evdeki ve bu etraftaki her şey de seni görüp seni konuşur oldum
Senin gerçek bir var oluş dünyasına yolculuk yapmanla
Gecenin karanlığından gündüzün aydınlığından korkar oldum
Oysa ben bir tek ALLAH’tan korkardım
Yine bir tek ALLAH’tan korkuyorum ama yaşarken insanın
Çektiği bir takım çekinceler var ya
Ben onlardan dahi çekinmezdim.
Sen gidence onlar bana bir kabus oldu
Duvarlar kara basan gibi basıp duruyorlar
Gökyüzü sanki her an çökecekmiş gibi
Yer sanki yarılacakta beni taam ağma tabakasına kadar çekip
Orda bir anda yok edecek
Bazen senin o çok sevdiğin torunun Alihan dahi bana korku veriyor
Acaba oda bu acıları çekecek mi Acaba oda
Annesinin ve benim çaresiz bir şekilde boynu bükük ellere bakarak
Günahlarımızın kefaretini kıvrana kıvrana çekerek öldüğünü seyredecek
Ve elinden bir şey gelmediği için çıldırırcasına kahrolacak
Veya o an orada ölmeyi her şeyden çok istemeyecek mi
İnan ben ölmeyi çok istedim
Sana bir şey yapamamak beni ben olmaktan çıkardı
Ben artık kendimi bir cellat gibi hissediyordum
Göz göre göre senin ölümünü seyretmek
Yani senin ölümünü artık ölse de kurtulsak der gibi
Çaresizce seyretmek
İmkansızlıkların imkanı içinde imkanımız olduğu kadar
İmkanlarımızı genişleterek son haddine kadar kullanarak
Yaşatmaya çalıştık
Fakat Cenab-ı Hak seni bizden daha çok seviyormuş
Yani sen sevgilerin en büyüğüne ulaşmışsında biz senin önünü engelliyormuşuz
Hayret ki ne hayret.
Biz imkansız bir sevginin imkanını aramışız
Sen sevgilerin en büyüğüne
En iyisine sahip olmuşsun da
Bizim haberimiz olmamış
Gerçek bir anne bir eş bir nine.
Evet gerçek bir İnsan-ı Kamil
Seni sana anlatamam ki
Sen ancak seni anlayacak insanla bir ömür sürüp
Seni en iyi anlayan ve senin kulluğundan son derece memnun olan
Allah’ına kavuştun
Allahın izni ile
Bize son nefesimizde yardım et Ey didar-ı hüsna
Annem (Naile Asan) 'a atfettim.
Mehmet Hüsnü Asan
Sana Layık Olmayan Senin Oğlun
08.08.2001-İstanbul
Kayıt Tarihi : 8.9.2003 21:53:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Mehmet Hüsnü Asan](https://www.antoloji.com/i/siir/2003/09/08/anne-gecmis-yasandi-mi.jpg)
anne şiirleri her zaman dikkatimi çeker. Önce annenize Allah rahmetini esirgemesin diyor,sizi böyle güzel yetiştirdiği için ona teşekkür ediyorum.
Anne acısını ben de bilirim.
Anneler bir kadın olmaktan öte sevgisi ve şefkati ile bütün dünyayı kucaklayan, yüreğinde başkaları dediklerimizin bile acısını,sevincini paylaşan endişe eden bir yaratılışa sahiptir.
Başka keder görmemenizi diliyorum baki selamlar.
ANNEMİZDİR, ANNEMİZ…!
Doğmadan yolumuzu gözleyen,
Doğunca emzirip, bezleyen,
Yanında olsak ta, yine özleyen,
Annemizdir, annemiz…
Kötülüklere karşı kanat geren,
Gözünü kırpmadan canını veren,
Hiçbir karşılık beklemeden seven,
Annemizdir, annemiz…
Tecrübesiyle geleceği gören,
Bunun için hep iyi öğüt veren,
Duasıyla belalara set ören,
Annemizdir, annemiz…
Büyüsekte, bizi yine küçük gören,
Yavrusu için, yavrusunu seven,
Acıyı içine atıp, mutluluk veren,
Annemizdir, annemiz..
(Mahir Odabaşı / 07.04.2004)
Çok güzeldi yüreğinize emeğinize sağlık
Saygılar kaleminize
Yeni yılın tüm insanlığa ve ülkemize barış, mutluluk getirmesi dileğiyle yeni yılınızı kutlu olsun nice nice yıllara
Karamanlı Aşık Çağlari
TÜM YORUMLAR (4)