Anne Aşkı
"Η Α γ ά π η τ η ς μ ά ν α ς "
Gecenin ılık rüzgarı okşuyordu yüzünü.. Koynunda oğlu, beraberce uyuyorlardı..
Bir gürültü, kulakları tırmaladı, kıyamet alameti gibi bir gümbürtü…! ! !
Ödü koptu genç kadının, Evde her zamanki gibi yalnızdı. Kocası yeni karısının evindeydi
Karı koca ikisi de üniversite mezunu, oldukça da varlıklı idiler ama ülke kanunları kocasına dört kadınla evlenebilme hakkı veriyordu ve kocasıda ikinci karısının evindeydi..
Genç kadın kreş işletiyordu ve kreşin üst katı onun eviydi..
Gürültünün sesi ile daha sıkı sarıldı oğluna ama uyumak imkansızdı..
Gürültüden kısa süre sonra kapısı kırılırcasına çalınmaya başladı
Kadın kameralı diyafondan kapının önündekine baktı…
Kocasıydı gelen; kapı otomatiğine bastı ve açtı kapıyı
Kocası koşarak çıktı merdivenleri
Genç adamın korkudan ödü patlamıştı
- Arabayı nasıl kullandım, buraya nasıl geldim bilmiyorum diyordu..
Heyecandan atan kalbi gömleğini titretiyordu, korkulu, ürkek ve tedirgin anlatıyordu adam. Halep’in ilk bombalarından biri düşmüştü adamın ikinci evine ve karısı ölmüştü
Kapı komşuları hepsi hepsi hemen hemen bir mahalle harabeye dönmüş olmalıydı, kim bilir kimler ölmüş kimler yaralanmıştı.. adam binlerce sorularla boğuluyordu
Genç kadın, ona su getirdi ve dilinin altına bir şeker sıkıştırdı
Tüm akrabalar arasında sıkışık bir telefon trafiği ve sesli sesiz mesajlar kadın hepsine kocasının anlattığı kadarı ile bilgiler veriyordu
Aslında bu süreç yaklaşık üç aydır devam ediyordu
Ülkedeki fazla zengin olan Şeyh diye anılanlar; ABD, AB ve Kanada gibi ülkelere göç etmişlerdi ama kocası inatla vatanımda ölürüm diyordu..
O gece gerçek bomba, gerçek gerçek mahallesine düşüpte yeni karısı ölene kadar……………………………………
Karar verdiler gideceklerdi Türkiye’ye
Evet ancak Türkiye’ye zira madii ve manevi ancak bunu becerebilirlerdi
Üç beş tanıdıkta vardı Kilis’ten Antep’ten.. Malı mülkü satıp savamazlardı. Ellerinde ki Nakit ve altın ile çıktılar yola.
Araba ile kırkbeş dakıka süren her zamanki Halep Kilis yolu tam bir gün sürmüştü..Ve sınıra varmışlardı. Kocası oğlu ve genç kadın..
Sınırda askerlerin soruları, kimlik bilgileri, kayıtlar, tutanaklar, vs vs ve adamın geceden korku ve yeni karısının koynunda öldüğü gerçeği çatlattı yüreğini; yığıldı kaldı sınır karakolunda.. Kalp krizi.. ve EX…! ! !
Türkiye’ye geçti kadın küçük oğlu ve kendi…Tek başına
Tükçe bilmez, az buçuk İngilizcesi ile Kiliste bir otelin önüne kadar yaya yürüyerek gelmişti.. Kimselere güvenemedi yürüdü onca yolu………………………
Suriye’li akınından dolayı önceleri sinek avlayan pansiyon tarzı bir motel idi bu ve nakit isiyordu parayı resepsiyon..
Kadın aradı valizini, alt üst etti ama nafile.. Arama noktalarındaki kargaşada kimin aldığı belli olmadan çalınmıştı parası ve altınları
Pis Araplar diye çığlık attı… Evet pis lik ler dedi… Yürüdü kalabalığın aktığı yöne doru.. Aç susuz. Sabahladı toprak bir alanda (Mahalli Top Sahası)
Sabah öğle akşam yemek içmek zorunluluklar..? ? ?
Kendi değil ama oğlu…! ! ! Oğulcuğuu… Halit’iiii! ! !
Dayanamıyordu hiçbir şeye
Dayanamıyordu…
Kafa-kontak - attı…! ! ! Din- Ahlak- Ar- Namus…? ? ?
Kocası değilmiydi keyfi yere onun üstüne gül koklayan? ?
Bir çok kadın arkadaşı keyfine kocalarından gizli sevgili edinmemişmiydi..
Küfrü bastı ağzının dolusunca…! ! !
Ve sinekler uçuşan bir lokantanın kasasında duran adamın yanına gitti. İngilizce aşk yapmak ister misin diye sordu? ?
Adam anlamadı, çünkü İngilizce bilmiyordu..
Düşündü kadın nasıl anlatsındı şimdi? ?
Ve ellerindeki siyah eldivenleri çıkartıp attı yere…
İnce, narin, ojeli, beyaz parmakları ile işaret etti adama. Parmağına yüzük takıyormuş gibi işaretler ve tabaktaki yemekler…………! ! ! ! adam anladı ve onu buyur etti ama müşterilerin yanına masaya değil tabi mutfak kısmına
Lokantanın mutfak kısmında alel acele sexs….! ! ! Sonrasında yemek ve biraz para…
Antep’e doğru yola çıktı kadın. Eğitimliydi ve İngilizcesi vardı… Avrupa’ya gidecekti, hayatta kalmak için, yaşamak için, işaret dili yetiyordu zaten Ve gitti Avrupa’ya…! ! !
Ege denizinde boğulmadan…! ! !
Mülteci olmadan…! ! !
Yaya yürümeden…! ! !
Aç kalmadan…! ! !
Altı ay gibi kısa bir süre içinde Avrupa’daydı….
………………..Halit biricik oğlu…… Halit canından önce gelen………..
Halit namustan, ardan, dinden imandan önce gelen….
Halit’in aşkı, günahsız meleğine olan aşkı..
Cehennemde yanmasına sebeb…! ! !
Oğul Halit’in aşkı… evlat aşkı….
Yada Anne aşkıydı onu pespaye eden..
ANNE AŞKI "Η Α γ ά π η τ η ς μ ά ν α ς "
Halit
Halit
Halit…! ! ! "Η Α γ ά π η τ η ς μ ά ν α ς "
Selam Sevgi ve Saygılarımla
Araştırmacı yazar Nazende Kaya
Nazende KayaKayıt Tarihi : 25.10.2015 00:14:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!